Sürekli Sakarya'nın tarım ve hayvancılıkla kalkınacağını yazıyorum…
Ancak bu görüşüme katılan çok kişi olmadığını da biliyorum…
Ben yine de yılmadan inatla, Sakarya'nın tarım ve hayvancılıkta Türkiye'nin Hollandası olabileceğini söylüyorum…
Evet, tarım ve hayvancılığın önemi kavrandığında Sakarya tüm Türkiye'nin et ve gıda ihtiyaçlarının çok büyük bölümünü karşılayacak bir noktaya gelebilir…
Bunun için öncelikle Sakarya'yı yönetenlerin bu konuların önemini kavraması gerekiyor…
Bakın, Sakarya'da Büyükşehir kuruldu…
Hayvancılık bitme noktasına geldi…
Büyükşehir'i yönetenler öyle bir anlayışa sahip ki, sınırları içindeki hayvancılıkla ilgili işletmeleri bir bir -partili olanlar hariç, adres soran olursa kendilerine bildirilir S.M.- kapatıyorlar…
Garip bir şekilde de yenilerinin açılmasına izin vermiyorlar…
Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde halan köy konumunu koruyan bir çok yerleşim bölgesinde hayvancılık işletmesi kurulamıyor…
Bunun hiçbir yasal dayanağı da yok…
Yıllardır bir hayvan pazarı kurulacak…
Sonunda Alancuma'da inşaat başladı…
Ama çok küçük (3 bin 600 metrekare) bir yer- kısa bir süre önce gittiğim Afyon'da ilçelerde bizimkinden çok daha büyük hayvan borsalarının varlığını öğrenmiştim- inşa ediliyor…
Sakarya'da hayvancılığın önündeki en büyük engellerden biri de Tarım Bakanlığı'nın teşkilatları…
Köylüyü modern hayvancılık konusunda yönlendirmeyen Tarım İl Müdürlüğü Türkiye'nin bir çok ilinin aksine Sakarya'da hayvan yetiştiriciliğinin ilkel yöntemlerle yapılmasının baş sorumlusudur…
Hayvancılığın önünde mutlaka başka engeller de var…
Ancak Büyükşehir Belediyesi ve Tarım İl Müdürlüğü'nün hayvancılığa bakış açısı değişmediği sürece diğer engellerin de bir anlamı yok…
O yüzden onların üzerinde pek durmak istemiyorum…
Evet Sakarya'da hayvancılık engelleniyor…
Sonra işsizlik büyüyor…
Köylü, köyünde hayvan bakamayınca, hayvanı için de tarım yapmıyor…
İşsizler listesine ekleniyor…
Bakın Büyükşehir Belediyesi kurulduktan sonra Sakarya'daki büyükbaş hayvan sayısı yüzde 60'lar seviyesinde azaldı…
Sakarya fakirleşti…
Sakarya'nın köylüsü parası yok diye çarşıya çıkmıyor…
Çarşıya sıcak para gelmeyince esnafın durumu kötüleşiyor…
Sonra dükkanların kepenkleri iniyor…
Ve Sakaryamız'da yaşam her geçen gün zorlaşıyor…
Sonuç olarak Sakarya'yı yönetenlere tarım ve hayvancılığın önünü açmalarının gerekliliğini hatırlatıyoruz…

Not: Önceki günden söz vermiştim, bu yazıyı dün yazacaktım. Ancak bugün becerebildim.

….

Osmanlı Donanması

Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria'ymış. Gözcü, Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş:
-Osmanlı yaklaşıyor!
Andrea Doria sormuş:
-Kaç gemi var?
Gözcü:
-10-20 kadar.
Komutan hemen emir erini çağırmış:
-Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir.
Emir eri şaşırmış:
-Niçin komutanım?
Andrea Doria:
-Savaşırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın, askerlerin cesareti kırılmasın diye...
Bu arada gözcüden yine ses gelmiş:
-Efendim, 50 kadar oldular.
Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş:
-Gömleği boşver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir...
İnternetten
…

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum