|
Sorun sadece seyyarlar değil! |
|
Cumartesi, 04 Aralık 2010 |
|
SATSO 6. Meslek Komitesi dün bir açıklama yapmış.
Şehirde ticaretin yoğun olduğu bölgelerdeki seyyar istilasına ve gece aydınlatmalarının yetersizliğine dikkat çekmişler.
Sürekli bu konuda yazıyorum.
Ancak sorunun asıl muhatapları daha yeni fark ettiler.
Evet tüm şehir seyyarlar tarafından istila edilmemiş durumdadır.
Seyyarların yaya yürüyüş yollarını işgali rahatsız edicidir ama Çark Caddesi, Uzunçarşı, Dar Sokak gibi ticaretin en yoğun olduğu bölgelerdeki seyyar istilası hiçbir şekilde kabul edilemez.
Çark Caddesi'nde adım başı mısırcı türedi.
Geceleri bu caddede yürümek mümkün değil.
Dar Sokak günün her saatinde sorunlu.
Uzunçarşı'nın hali zaten içler acısı.
Belediyelerin kentini seven(!) yöneticileri ise kayıp.
Ve 6. Meslek Komitesi üyelerinin dediği gibi merkezde aydınlatma yetersiz.
Ama sorun sadece seyyarlar ve aydınlatma değil.
Şehirde ticaret ölüyor.
Bu gidişle ölüm zamanı da yakın.
Bir çözüm bulunmalı.
Bakın İstanbul bahara 40 günlük bir alışveriş şenliğiyle girecek.
Tüm dünyada tanıtımı yapılacak şenlik duyurularıyla İstanbul'a yoğun bir turist çekilmesi planlanıyor.
Benzer bir şenlik neden Sakarya'da yapılmasın.
Şehir merkezinde işyeri bulunan esnaf ve tüccarlar SATSO-SESOB öncülüğünde bir araya gelerek bir organizasyon yapabilirler.
Valilik ve Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle Düzce, Bilecik, Ereğli, Zonguldak'ı da kapsayacak bir büyük reklam kampanyasıyla tüm bölge insanı alışveriş için Sakarya'ya çekilebilir.
Şimdiden başlayacak bir çalışmayla İstanbul'dan önce Sakarya'da bir alışveriş şenliği düzenleyebiliriz.
Bu Adapazarı esnafını AVM'lere karşı daha dirençli hale getirebilir.
Kazımpaşa yolunun asfaltı
Serdivan Belediye Başkanı Yusuf Alemdar bu yaz başında önemli bir çalışma başlattı.
Belediyenin kıt imkanlarıyla Kazımpaşa yolunu genişletti.
Karayolları Genel Müdürlüğü de yolu asfaltladı.
Kazımpaşa'ya ulaşım dar yolu nedeniyle bir hayli zordu.
Şehrin dibindeki bu şirin belde ve çevresindeki köylerde oturanlar özellikle kışın daha bir güvensizleşen yolda adeta diken üstünde gidip-geliyorlardı.
Şimdi bölge insanı Başkan Alemdar'a duacı.
Mahalle baskısı var mı, yok mu?
Birkaç gün önce Adapazarı'nda bar ve kafeterya işleten bir grup esnaf Adapazarı Belediyesi'ne giderek, kapanış saatlerinin 24'ten 23'e çekildiğini dile getirerek tepkilerini dile getirmişti.
Bu konuyu araştıran arkadaşlarımız ilginç bir sonuca ulaştı.
Adapazarı Belediyesi yetkilileri eğlence yerlerinin kapanış saatinin değiştirilmesi yönünde kesinlikle bir karar almadıklarını bildirdi.
Emniyet Müdürü Ali Bilkay da 24.00'den önce işyerlerinin kapatılmasının söz konusu olmadığını söyledi.
Oysa bir süredir içkili mekanlar polisler tarafından 23.00'da kapatılıyor.
Bu noktada Emniyet Müdürü Ali Bilkay'ın o işletme sahiplerine "Size 23.00'da kapatın diye kim geldi?" sorusunu sorması gerekiyor.
İşgüzarlık yapıp kafalarına göre içkili mekan sahipleri üzerinde baskı kurmaya çalışan polisler varsa onlara da gereken işlem yapılmalıdır.
…
Maymunun dersi
Maymun kurmuş çilingir sofrasını ormanın ortasına,
külhanbeylik yapıyormuş.
O sırada zürafa oradan geçiyormuş, sormuş:
- "Vay maymun kardeş, nasılsın?"
- "İyiyim be anam, içiyorum içiyorum aslanı dövüyorum."
Zürafa tırsmış ve uzaklaşmış.
Derken Zebra geçmiş, o da sormuş:
- "Selam maymun abi, ne var ne yok?"
- "N'olsun be gülüm hep aynı; içiyorum içiyorum aslanı marizliyorum."
Zebra da uzaklaşmış oradan.
Bu kez köstebek, geçerken sormuş:
- "Maymun ya naber?"
- "İyilik koçum içiyorum içiyorum Allah ne verdiyse girişiyorum aslana!"
Köstebek de sıvışmış…
Ancak böyle böyle derken,olanlar aslanın kulağına gitmiş ve aslan
o tarafa doğru yola koyulmuş.
Çıkmış maymunun karşısına:
- "Eee anlat bakalım maymun efendi, ne var ne yok?"
Maymun hemen kendine çeki düzen vererek yanıtlamış:
- "N'olsun be abi, içiyorum içiyorum abuk subuk konuşuyorum."
İnternetten
…
Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
|
|
|
= Resimli ilanlar
