17 Ağustos depremi sonrası tanıştığımız orta hasarlı binalar sorunu, 12 yıldır yerel basında en çok ele alınan konuların başında geliyor.
Biz her fırsatta bu orta hasarlı binaların oluşturduğu riski gündeme getirdik.
Çözüm istedik.
"Ya yıkılsın ya güçlendirilsin" dedik.
12 yılda 20 bine yakın orta hasarlı konutun çok büyük bölümü güçlendirildi.
31 Aralık 2009'dan bu yana ise onarım ve güçlendirme için izin verilmiyor.
O tarihten itibaren bu binaların hukuki olarak yıkılması gerekiyor.
2 yıl içinde hiçbir adım atmayan yetkililer Van Depremi sonrasında harekete geçtiler.
Sorunun çözümü için çok umutlu olmasam da bunun doğru bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
Bu nedenle de baştan beri, orta hasarlı binalarla ilgili alınan su, elektrik ve gaz kesim kararlarını destekliyorum.
Kış günü evlerinden çıkmak zorunda kalan insanların mağduriyetiyle o insanların can güvenliği arasında bir tercih yapmak gerekiyordu.
Can güvenliği tercih edildi.
Bana da sorulsaydı ben de o insanların can güvenliğini tercih ederdim.
Ancak bu süreçte orta hasarlı binalarda oturan mağdur insanlara takınılan tavrı da hoş karşılamıyorum.
"Gidin Yenikent'e oturun" deniyor.
Tek katlı bir orta hasarlı binada oturan görme özürlü bir kadın ve onun kağıt toplayarak evine ekmek götüren kocası Yenikent'te hangi kiralık evde oturabilir?
Bu insanlara " Ben elektriğinizi suyunuzu kestim, gidin ne haliniz varsa görün" demek sosyal belediyecilik anlayışına sığmaz.
Orta hasarlı binalarla ilgili adım atarken Van'dan gelen depremzedeler için gösterilen hassasiyet kadar, o hasarlı evlerde zorunluluktan dolayı oturan mağdur insanlara da gösterilmeliydi.
O insanların barınma ihtiyaçları da mutlaka göz önünde bulundurulmalıydı.
………

Ayarcı yağdanlık

Bizim meslek içinde onurlu insanları barındırdığı gibi aşağılık, ayarcı, yağdanlık, gammazcı, işgüzar tipleri de barındırıyor.
Ne yapsak meslek bu kara lekelerden kurtulmuyor.
23 yıldır onurumuzla mesleğimizi icra etmeye çalışırken mesleğin kara lekeleriyle de mücadele ediyoruz.
Bu ara bu tipler yine görevde.
Kirliliklerini etrafa yaymak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Salya, sümük havlıyorlar.
Onlar ne yaparsa yapsın biz doğru bildiğimiz yoldan sapmadan işimize bakacağız.
…

Belediye otoparkları

Belediyeler inşaat ruhsatı verirken ruhsat sahibinden binanın büyüklüğüne göre otopark harcı alırlar.
Ancak bugüne kadar Sakarya'da belediyelerin aldıkları bu paralarla vatandaşın kullanabileceği otopark yaptıkları görülmemiştir.
Üstüne üstlük cadde ve sokakları da parselleyip otopark parası alıyorlar.
Tam bir kanunsuzluk örneği sergileniyor.
Bir Allah'ın kulu da çıkıp bizim otopark paraları nereye gitti diye sormuyor.
Belediye yönetimleri bugüne kadar aldıkları otopark harçlarını nereye kullandıklarını açıklamalılar.
…

Teşekkürler Sakarya

Dün 7'inci yaş günümüzü kutladık.
7 yıldır yanımızda olan sevgili dostlarımız bu özel günümüzde de bizlerle birlikteydi.
Telefon, faks, telgrafla kutlayanların yanı sıra çiçek göndererek ve bizzat gelerek coşkumuzu paylaşan herkese teşekkür ediyorum.
Bir kez daha Yenihaberli olmanın gururunu yaşadık, çalışma arkadaşlarımla.
Hep diyorum.
Bugünlere sizlerle birlikte geldik.
Sizlerin desteği bizim için her şeyin üstünde.
Bu bilinçle bir kez daha "Teşekkürler Sakarya" diyorum.

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum