Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Çokeşli Taraftarlık..
Salı, 25 Mart 2008

Arzu ile gerçekler arasındaki farkı artık görmeli ve takım tutma ile ilgili gerçekleri yadsımadan sonuca varabilmeliyiz.. 

Sevme şeklimiz söz konusu olduğunda, sevdayı yaşayışımız ve ifade edişimiz bambaşka bir öyküdür. Yalnızca genetik ya da diğer terimlerle anlatılamayan ve bütün kahramanlar için başka bir şekilde sonuçlanan öyküdür bu. 

Her sokağa çıkışımızda, Çark Caddesi’nde yürüdüğümüzde, şehrimizin yeni bir güne uyanışında gizlenmiş sesleri dinledik. Her seste sevdaların, heyecanın, merhabaların, sarhoşların, daha nice insan halinin notalarını bulduk. 

Bizi biz yapan nelerdir. Kişiliklerimiz, geçmişimiz ve yaşam deneyimimiz, yaşadığımız kültür, ortam bizi diğerlerinden farklı kılan özelliklerimiz. 

Burada tattık ömrümüzün en hüzünlü anlarını, en keyifli sarhoşluklarını, en güzel aşklarını burada yaşadık. Ulu çınarlarla dostluğumuzu burada kurduk. Her karış toprağını ayrı sevdik bu şehrin, doğup büyüdüğümüz topraklar kadar. 

Bu kelimeleri, binlerce kez senin için Sakarya, ama yalnız senin için tekrarlayabiliriz. Biliyor musun; seni sevdiğimden beri, artık çevremdeki her şey gözüme daha güzel daha  hoş ve de daha ümit verici gelmeye başladı çünkü onlar bize seni hatırlatıyor. 

Sensiz bir hayatın oksijensiz yaşamdan farkı yoktur. Aldığımız her nefes, içtiğimiz her su, yürüdüğümüz yol, her şeyde sen ve senden izler var. Bu izlerin anlamını herkesin anlamasını beklemek yersiz olacak ki, Anadolu takımlarını her tutan bireye, özellikle kendi şehrinde yerleşimi bulunmayan kişilere genelde tutmuş olduğu, desteklediği takım sorulduğunda, aldıkları cevap, soruyu soranları tatmin etmemekte ve hangi diğer takımı – ki bu genelde, ülkemizde İstanbul takımlarıdır- manasızca da olsa sorulur. 

Peki neden? Biz neden, “Sadece Sakaryasporluyuz.” Neden Manisasporluyuz, Neden Göztepeliyiz? Neden Kocaelisporlu? Neden Sivassporluyuz. Veya diğer başka bakış açısı ile, neden diğer başka takımlı, özellikle üç İstanbul takımlı da değiliz? 

Biz gerçeklerin peşindeyiz ve sadece karşılıksız bir sevgi ile tribünden sevdiğimiz şehrimize aşığız. Arzularımızın, gerçeklerin önüne geçtiği zaman, benliğimizden de kaybedeceklerimizin azabını görmezden gelemeyiz. Arzularımızın gerçekleşmiyor olması ve takımımıza olan sevgi bağımızın, buna endeksli olmaması düşünme gücümüzü gösteriyor olmalı. 

Aslında bizlerin de yaptığı “tek takım tutma” olgusu, takımımıza ve şehrimize karşılıksız ve içtenlikle bağlı olduğumuz o iç harfli kelime ile özetlemekte… AŞK.. 

Zihnimizi aşk kadar meşgul eden başka bir konu var mıdır acaba? Bu yalnızca, mutluluk ve esinin değil, acının ve dökülen ter, kan ve gözyaşlarının da kaynağıdır. 

Bu aşk Düzce yollarında kaybettiğimiz arkadaşımız, 07 Eylül 2002 yılında Sivas yollarında kaybettiğimiz şehitlerimiz, Deplasmana giderken kaybettiğimiz biricik kardeşimiz Aykut Adıyaman ve bir çok fedakarlık da bulunan renktaşlarımız ile paylaştığımız ortak noktadır. 

Takım tutma ve tek takım tutma ile ilgili durumu bilimsel nitelikte irdelersek, Genar Araştırma Şirketi, Türk Toplumunda Futbol temalı araştırmasında 16 ilde, 15 yaş üzerinde 4.164 kişiyi baz almış. %86’lık bir kesim bir takım taraftarı olduğunu belirtmişler. 

Anadolu’da yapılan araştırmalarda ise şehrinin takımının dışında takım tutanların oranı %40 civarında seyretmektedir ki bu neredeyse her 2 kişiden 1’i etmektedir. 

Bu deneklerin %10’una yakını sadece ayda bir kez maça gittikleri açıklanmıştır. Oysa, Tribünlerde devam; aidiyet ve sadakatin, taraftarlık ve seyirci ikileminin ayrımını su yüzüne vuruyor. 

Üç İstanbul takımı olarak nitelendirilen takımların taraftar oranı, toplam taraftarların %64,8’ini oluşturmaktadır. Bu takımlar içeriğine girmemekle birlikte Türkiye ve Avrupa’da gösterdiği başarılar nedeni ile seyirci sayılarını artırma gibi bir sonuçta gözlemlenmektedir. 

Ayrıca, İstanbul kulüplerinin popülerliği, kazanmış oldukları şampiyonluklardan ve bunun da özellikle toplumda bir yerlere tutunma ihtiyacı duyanlar için önemli bir aidiyet sıfatı yarattığı ise yadsınamaz bir gerçektir. Örneğin, köyden-kente olan göçlerde kişilerin kentle bütünleşmeleri esnasında, birey olabilme yolunda kimlik bunalımına düşüşlerinde, güçlü bir taraftarlığın, karşı konulması güç bir takım çekiciliğe karşı, sarhoşça bir hisse kapılmaları bir gerçektir. 

Bu başarı, aidiyet hissi ve oluşmamış kimlik çatışması insanları göreceli olan güçlü bir takım çekiciliğe kaptırıyor. Bu oran, son zamanlarda oldukça düşüş göstermektedir. 

Kendine özgüveni olan, kentinin takımına sahip olan, güçlüklerde yılmayan, özünü, kimliğini ve benliğini satmayan, şehri, takımı ve taraftarları ile gurur duyan ve palavra düzene karşı gelenlerin sayısı arttıkça, bu anlamsız “başka hangi takımı tutuyorsun” sorusu geçmişin karanlıklarına gömülecektir. 

Tanıl Bora, müthiş  mizahi yorumu ile şunu söylemiştir. “ ….çokeşli taraftarlık, tasavvur edilmeyecek bir namussuzluktur, kuşkusuz….” Ve “Sen bizim her şeyimizsin dedikleri takımlarına duydukları bağlılığın, başka takımlara bağlılıkla paylaşılması….hayır bu mümkün değildir….” 

Tabii ki; şu da bir savunma mekanizması olarak işlerlik kazanabilir. Ben Sakaryasporluyum ama”x” takıma da sempatim var. Bununla, kardeş kulüp ayrımının netleştirilmesi ve eliminasyona tabi tutulması gerekir. Açıkçası çokeşli taraftarlık olamaz, olursa bunun adı kimlik bunalımıdır. Bu arada, başka takım tutmama durumu, diğer takımlara-özellikle İstanbul takımlarına olan öfke ve şiddet içermemesi gerekliliğini de gözardı etmememiz gerekmekte.  

Tatanka Iyotanka’nın şu sözünü hatırlamakta fayda var. “… dünya güneşi kucakladı ve biz bu sevginin sonuçlarını görüyoruz, şimdi biz yoksuluz ama özgürüz….” 

Çoğu Sakarya’lının en derindendir sevgisi, asla azalmayan garip bir tutku ile bağlıdır, Sakarya’ya, Sakaryaspor’a. Bizi diğerlerinden ayırır sevgimiz, Neden mi? 

Çünkü, Bir Sevdadır Sakaryaspor.. 

Kendimiz olmayı ve tek takım tutmayı; arzu ve gerçekler ile kıyasla…Kalbinin sesi seni gerçeğe götürecektir. 

Övünmek gibi olmasın ama;

BİZ ADAPAZARLIYIZ ve sadece SAKARYASPORLUYUZ!


Serdar Saraç hakkındaki diğer yazılar


Yorumlar (1)
RSS Yorumlar
1. 26-03-2008 16:04
Sadece ve Sadece Sakaryasporlu olabilmek
Sevgili Serdar Abi, 
 
İlk önce defalarca okunması ve ders cıkarılması gereken yazın için teşekkür ederiz.. 
 
Ama, bu şehrin basın kuruluşlarında spor müdürlügü yapan kişiler Gs tutarsa, Yöneticilerimizden çoğu Ts'ye sempati duyarsa, Spor Köşe yazarlığı ve Fotorafçılığı yapan kişiler Bjk kadrosunu gözü kapalı sayarsa, bu şehirin kodamanları ve halkı Bu şehri Tribünden sevdirmek için 10 - 15 yaşındaki genç kardeşlerimizi zorakide olsa tribüne sokmak için yapılan mücadelemizi vatan hainliği olarak adlandırıyorsa.. çok zor be abi.. ama onlar birgün gerçekleri görecekler ama bizler onlara sadece.. nerede soyunuyorsanız orada giyinin diyeceğiz.. 
 
Saygılarımla...
Yazar Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır (Üye)

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım