APEK ile ilgili ŞOK İDDİALAR
Cuma, 30 Mart 2012

APEK ile ilgili ŞOK İDDİALAR... Nuri Akyel'den şeker fabrikasının devri ile ilgili çarpıcı açıklamalar. APEK (Adapazarı Pancar Ekicileri Kooperatifi) Genel Kurulunda Denetleme Kurulu Asil Üyeliğine aday olan Nuri Akyel, Şeker fabrikasının devredilmesiyle ilgili Geyve.com'a çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Akyel yaptığı açıklamada şunları söyledi.

"Fabrikanın devredilmesiyle ilgili haberler yönetim tarafından sipariş verilerek, yaptırılmış haberlerdir. Bunlar şu anda direğe toslamış vaziyetteler, beceriksizliklerini örtme gayreti içindeler. Yapmış oldukları hata ve yönetimde bulundukları 3-5 yıllık durum ortadadır. Şimdi oyunun bir parçası olarak ta mağduru oynayarak 'Ne yapalım hükümet bize kota vermedi, kota vermeyince çalışamadık, çalışamayınca borçlandık, borçlanınca da fabrikayı satmak zorunda kalıyoruz' gibi bir duruma soktular.

Kota sorunu yok, yönetim sorunu var
Aslında işin içyüzü öyle değil. Burada kota sorunu falan yok. Geçenlerde Sakarya'ya gelen Sanayi Bakanımıza  bu konuyla ilgili sorular soruldu. Onun da cevabı aynıydı. Neydi o 'Bu fabrikanın kota sorunu yok, yönetim sorunu var' demişti. Biz de ona canı yürekten katılıyoruz. Çünkü işbaşında olan yönetim, bu fabrikayı iyi yönetemedi. Hoyratça yönetti, kamuoyuna ve ortaklara da yanlış bilgiler verdi. Yani oradaki çiftçilerimizi avuttular, yalan-yanlış haberlerle bugüne kadar geldiler. Bugün yapacak bir şeyleri kalmadı.

Satış için Genel Kurul Kararı Gerekir
"Fabrikanın olan borcu biraz şişiriliyor, ne kadar borç olduğuna dair kesin bir bilgi kimseye verilmiyor. Yeni bir oyun yapılıyor. Şu an fabrikanın bir satışı söz konusu. Sözler verilmiş, İstanbullu bir işadamı alıyor, bununla ilgili de 'Bankaya devrettik, bankada o adama satacak' gibi bir duruma sokmak istiyorlar ama işin aslı öyle değil. Şu anki yönetimin bunu yapması için genel kuruldan yetki alması gerekiyor. Bu yetki de 50 bini aşkın üye var, en azından 5 bin kişinin, yani %10'unun toplanıp, bu yönetime 'Tamam kardeşim bunu satın' diye yetki vermesi gerekiyor. Genel Kurul olmadan bu satışın gerçekleşmesi mümkün değil. Şu an ellerinde böyle bir yetki yok. Yapmış oldukları işlem usulsüz. Satış yaptıklarına da inanmıyorum. Kongreden yetki almaları gerekmektedir.

Dava 10 Nisan'da açıklanıyor
Ayrıca geçen yapılan kongrelerden dolayı bizim hukuk mahkemelerinde açmış olduğumuz davalar var. Bunlarla ilgili olarak yetki iptaliyle ilgili davalar açtık. Bu açılan davalar da 10 Nisan'da mahkemenin sonuç kararını bekliyoruz Orada verilecek kararla 50 bin ortaklı bu fabrikanın kaderini belirleyecektir.

Toplam 3 tane dava var
İş başındaki yönetim de kendilerinin işine geldiği için bu şekilde devam ediyor. Şu anda mevcut yönetimin devam eden mahkemeleri de var. Sakarya 1. Asli Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davaları var. Haklarında görevi kötüye kullanmak ve yolsuzlukla ilgili açılmış davalar var. Kongreyle ilgili açmış olduğumuz başka bir dava var. O da, Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam ediyor. Kongrede yapılan usulsüzlük ile ilgili bütün bilgileri verdik 1 yıldır sürüyor. Artık 10 Nisan'da sonuçlanmasını bekliyoruz. Bununla ilgili bizim Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapmış olduğumuz suç duyuruları var. Bu konularla ilgili savcılık iddianameyi hazırladı. Sakarya 3. Asliye ceza mahkemesi ve Sakarya 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde olmak üzere 2 yeni dava daha açıldı. Onlar da kongrede yapılan haksızlık ve fabrikada yapılan usülsüzlüklerle ilgili. Benim açmış olduğum toplam 3 tane dava var.

Herkesin gözü arazide, fabrikayla ilgilenen yok
Fabrikanın bu şekilde satılmasına biz müsade etmeyeceğiz. Böyle bir şey de mümkün olmayacak. Çünkü fabrikayı bu şekilde satarak, sonuca varmaları mümkün değil. Yani bu borcun ödenebilir bir borç olduğunu herkes biliyor. Bunun koto sorunu olmadığını da herkes biliyor. Herkes buradaki araziye gözünü dikmiş, onunla ilgileniyor. Fabrikayla ilgilenen yok.

Böyle bir borcun olması mümkün değil
140 trilyon borç var deniyor, ben buna inanmıyorum. Bu fabrikanın satılması için mağduru oynuyorlar. Geçmişe döndüğümüz zaman Sakarya kamuoyu çok iyi biliyor. Bu fabrikanın borcu yoktu, özelleştirme idaresinden 5-6 yıl öncesi alındığında, fabrikayla beraber alınan haklar var, Kütahya Şeker'deki hissesi, ilave arazileri, Pancar Motor'daki hisseleri ve depoda olan mevcut mal zaten 40 milyon dolar gibi paraya alınmıştı. Zaten alınan o mallar ve yarısı kadarda gayrimenkul aldılar. Böyle bir borcun olması da mümkün değil. Ha! Böyle bir borç varsada, bu borcun hesabının da sorulması lazım.

5-6 yıl çalıştırılıpta böyle bir borcun olması mümkün değil. Bununla beraber aynı şartlarda özelleşen bir sürü fabrika var. Konya Şeker, Kayseri Şeker modeli var. Bunlar dev oldular, 1'e 50 kattılar. Bunlar da mevcut konumu koruyup, işin içinden çıkamadılar. Beceriksizliklerini de bu şekilde çıkan haberlerle tescil etmiş oldular.

Yarısı kadar kotaya sahip fabrikalar çalışıyor
Sürekli kota sorununu bahane ederek beceriksizliklerini kamufle çalışıyorlar. Konya'dan da pancar taşınıyor, Eskişehir'den de şeker taşınıyor, diğer illerden de pancar taşınıyor, burada işleniyor, işletiliyor. Bunlar fazla gündeme getirilmiyor, kota dışı üretimlerde söz konusu bunlar hiç bir şekilde dile getirilmiyor. Sadece söyledikleri kota sorunumuz var, kota sorunumuz var. Türkiye'de 35'in üzerinde şeker fabrikası var, onlar da aynı şartlarda çalışıyorlar, onlar da aynı şekilde bu işi yapıyorlar. Örneğin Kütahya Şeker fabrikası, Adapazarı Şeker Fabrikasının yarısı kadar kotayla çalışıyor ve dimdik ayakta iş yapıyor".

Akyel sözünü; "Dolayısıyla bu yönetimin neden bu işi yapamadıklarını, beceremediklerini hayretler içinde izliyoruz" diyerek tamamladı.


Haberler hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum