Yeniada'dan genç ve heyecanlı meslektaşlarım, dün beni manşetlerine çekmişler…
Kendimi önemli bir adam gibi hissetmeme(!) neden olan bu manşetten Yenihaber'in malum operasyonla ilgili haberlerine, benim yazılarıma eleştiriler getirmişler…
Yeniada'daki arkadaşlar nedense, Sakarya'yı derinden sarsan operasyonu görmemek için büyük çaba sarfediyorlar…
Deve kuşu gibi başlarını kuma sokarken de verdikleri açığı göremiyorlar…
Bu benim sorunum değil…
Ben kendi işime bakıyorum ve işimi gerektiği gibi yapmaya çalışıyorum…
Benim kimseyle göbek bağım olmadığı için, hiçbir haberi saklamak, okurlarımdan gizlemek gibi bir derdim olmadığı herkes tarafından biliniyor…
20 yıllık meslek hayatım boyunca kurduğum ilişkiler ve verdiğim güven nedeniyle, böylesi gergin bir ortamda bile bilgiler kendiliğinden geliyor…
Bana gelen bilgileri, gerekli kontrol ve analizlerimi yaptıktan sonra okurlarımla paylaşıyorum…
Ayrıca bu yazdıklarım bugünün bilgileri değil…
Aylar öncesinden yazdığımız, manşetleştirdiğimiz, Yenihaber okurlarının hiç de yabancı olmadığı konular…
Vali Konağı arazisini de defalarca yazdım…
Diğerlerini de…
Adapazarı Şeker Fabrikası'nda ve APEK'teki usulsüzlükler Yenihaber'de onlarca kez manşet olmuştur…
Şeker arazisiyle ilgili oynanan oyunları kim ortaya çıkardı?
Arazinin el altından satışını kim engelledi?
Şeker yönetimini yaptığı yayınlarla ihaleli satışa kim zorladı?
Birilerin Sakarya'yı "Yatırım yapıyoruz" diyerek nasıl, zehir deposu haline getirmeye çalışırken bu oyunu kim bozdu?
Yenihaber Sakarya'nın gazetesidir…
Sakarya'nın çıkarlarını korur, Sakarya'nın zenginliklerinin ona buna peşkeş çekilmesine gücü yettiğince karşı durur…
Bizim işimiz gazeteciliktir…
Biz masamıza gelen haberi, sumen altında veya çekmecede bekletmeyiz…
Veya yayınlamak için birilerine sormayız…
Bize dışarıdan ısmarlama manşet gelmez…
Haberi yazarken " O ne der- bu ne der" diye bakmayız…
Haberciliğin evrensel ilkelerini kendimize ölçü olarak kabul ederiz…
Genç meslektaşlarıma önerim; başkalarını "Neden gazetecilik yapıyorsunuz" diye eleştirmek yerine, kendilerine " Biz böylesi bir dönemde neden gazetecilik yapamıyoruz" diye sormalarıdır…
İlhan'ımıza dua!
Yenihaber ve kardeş kuruluş Hüner Ofset 10 gündür hüzünlü.
Hüner Ofset'in Teknik Müdürü, eli, ayağı her şeyi, sevgili kardeşimiz İlhan Kayhan bir beyin kanaması geçirdi…
Hüner Ofest'te çalışırken bir kez bile "off" demeyecek kadar çalışkan, bizim de her sıkıştığımızda, gece- gündüz, soğuk- sıcak demeden yardımımıza koşan İlhan, 10 gündür yanımızda yok…
Bir karıncayı bile incitmeyecek incelikte bu güzel insan, 10 gündür yoğun bakım servisinde yaşam mücadelesi veriyor…
Doktorlardan baştan beri hiç umut vermiyordu…
Ama O'nu tanıyan herkes yaşaması için dua ediyordu…
2 yaşındaki arslan parçası oğlu, eşi, ailesi sevenleri için yaşamalıydı…
Herkesin ortak duası galiba etkili oluyor…
Dün doktorları İlhan'la ilgili ilk kez umut verici konuştular…
Kanama durmuş, düzelme belirtileri gözlenmeye başlanmış…
İlhan duanın gücüne inanmış bir kardeşimiz…
Ben de inanıyorum ki, içinizden İlhan için edeceğiniz dua Allah katında cevap bulacaktır…
Allah O'nu tekrar bizlere, tüm sevdiklerine bağışlasın..
Amin...
Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
İlk Yorumu Siz Yazın |  |
|