Millet acından geberiyor,...
Çarşamba, 03 Haziran 2009

Millet acından geberiyor, büyüklerimiz park yapmayı planlıyor...

Dün, Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü, gazetelerin haber merkezlerine bir haber ve bu habere bağlı fotoğraf servisi yaptı. Milliyet Gazetesi Ekonomi Servisi'nin çıkartacağı Sakarya eki için gazetenin ekonomi editörlerinden Necla Unutmaz gelmiş.

Ekonomi üzerine Sakarya'yı yönetenlerle söyleşi yapmışlar.

Bizi yönetenler, yani büyüklerimiz "Sakarya'nın potansiyelinin farkındayız. Sakarya'ya ve Sakaryalı'ya güveniyoruz. El birliğiyle Sakarya'yı geleceğe taşıma gayreti içerisindeyiz. Kaybedecek vaktimiz yok. Zaman güç birliği zamandır" demişler.

Vay beee...

Artık kaybedecek vakit olmadığını anlayan bir ekiple beraberiz. Sakarya için güzel bir gelişme... Biz yıllardır kaybedecek zaman yok diye yırtınıyoruz. Yıllardır ‘zaman boşa akıyor' diye feryat ediyoruz.

Bizi dinleyen olmadı.

Şimdi Sakarya'nın başında yeni bir ekip var. Gerçi Sakarya Valisi Hüseyin Atak, yeni seçilen Zeki Başkan ve Akgün Başkan'dan daha uzun süredir görevin başında bulunuyor. Bu demek ki Vali Atak tecrübesi ve birikimiyle her iki başkana da ağabeylik yapacak.

Açıklamaya göz atmaya devam ediyorum.

Aynen şöyle devam ediyor:

"Vali Hüseyin Atak'ın makamında yapılan röportajda, Sakarya ekonomisinin gelişmesi için neler yapılabileceği konuşuldu ve Büyükşehir Belediyesi'nin geleceğe yönelik vizyon projeleri detaylarıyla ele alındı. Röportajda özellikle Büyükşehir Belediyesi'nin Sakarya Park Projesi üzerinde duruldu."

Açıklama böyle...

Arkadaş şimdi laf olsun diye eleştirmek istemiyorum... İmamlık hatta uzmanlık yapmak da istemiyorum. Ama uzun vadede bile gerçekleştirilmesi zor gibi görülen projeyi gündeme getireceğinize, kısa vadede bu kentteki istihdama yönelik projeleri gündeme getirseniz daha iyi değil mi?

TEM köprüsüyle ile adliye arasında 5 bin dönüm arazi üzerine kurulacak olan turizm sahasını ne zaman devreye sokacaksınız? İçinde sağlık, golf, süs bitkiciliği, bisiklet ve yaya yolu, kürek sporları gibi birçok tesisi içinde barındıracak Sakarya Park Projesi'ni kaç yılda inşa edeceksiniz?

Ekonomik kriz almış başını gidiyor. Millet aç, işsiz, gergin ve öfkeli...

Sizse yapımı en az 5 yıl sürecek projeyi ulusal basınla paylaşıyorsunuz. Kent Park yetmedi, Sakarya Park geliyor. Sonra Sakarya Mega Park geliyor. Hiç düşünüyor musunuz işsiz ve aç insanlar bu parklarda nasıl piknik yapacak diye? Çocuklarına iki külah dondurmayı nasıl alacak?

Millette para mı var?

Heeee...

Varsa yoksa park...

Parklarla marka şehir olacağız yaa... Elin Amerikalı conisi New York'tan gelecek, Kent Park'taki çimenlere yayılacak. Çimler üzerinde şortuyla hot dog yiyip, nargilesini fokurdatacak.

Hatta Sakarya Park'ta golf oynayacak. Keşke bunlar olsa... Keşke ben utansam.

Bırakın Midyat'a pirince gitmeyi de, halka önce bulgur yedirin. Millet açlıktan kıvranırken, ulusal basına şirin gözükmenin anlamı yok.

Siz önce insanlara kısa vadede iş sağlayacak projeleri hayata geçin. Sonra ulusal basına çıkıp hayallerinizi anlatırsınız...

***

Kankim Nurettin Eryılmaz'la beraber yine yollardayız. Güzergah Korucuk'ta TOKİ'nin yaptırdığı dar gelirli konutları... Aylardır, hatta 1 yıldır maaş alamayan işçiler isyanda...

TOKİ'den işi alan firmanın bürosunun bulunduğu binanın önünde koca bir ateş yakmışlar. İki genç çatıya çıkmış avaz avaz bağırıyor. Bir yandan aşağıya kiremit atıyorlar, bir yandan da isyan ediyorlar.

Yukarı bağırıyorum "Hemşerin niye çıktın çatıya?"

"Ağabey 2 aydır paramızı alamıyoruz. Açız. Yandık. Bittik. Memleketteki ailelerimiz de aç."

Aşağıda ise isyan daha büyük; "Yaz hemşerim yaz. Açız. Paramız yok. Kuru ekmeği bile alamıyoruz. Yetkililer kaçtı. Ne olacak halimiz? Memlekete bile dönemiyoruz."

Her kafadan bir ses çıkıyor. Çatıdaki adamlar güçlükle indirilip yanımıza geldiğinde ağızlarından dökülen cümleler ibret verici. "Ağabey biz cahil insanlarız. Ama devletin büyüklüğünü bilmeyecek kadar da değiliz. Şu halimize bak. Adamlar bıraktı kaçtı. Paramız yok. Ekmeğimiz yok. Kuru ekmek yemekten içimiz kurudu. Devletten yardım bekliyoruz" diyorlar.

Gence, "Buraya gelirken devlete sordun mu" diye soruyorum...

Gözleri doluyor gencin; "Haklısın, sormadık. Ama devletin adaletine sığınıyoruz" diyor.

Korucuk'ta aç ve susuz günler geçiren 50 işçinin patronları Yusuf Batmaz'la bizzat telefonda görüştüm. Bürokratik işlemlerden dolayı paraların geciktiğini ve en kısa sürede işçilerin alın terlerini ödeyeceğini söyledi.

Ekonomik kriz nedeniyle işin bu noktaya geldiğini söyleyen Batmaz, "Sorun çözülür çözülmez işçilerin hakkını vereceğim" dedi.

Memlekette çoluk çocuk para bekliyor. Alın terini alamayan işçi isyan ediyor... Sonra Başbakan'ın o muhteşem sözü aklıma düşüyor:

"Kriz bizi teğet geçti"

İyi ki teğet geçti. Bir de geçmeseydi.

Neyse...


Hüseyin Cumalı hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum