Perşembe, 08 Mayıs 2008 |
Dün gazetede ekip halinde çalışırken, orta yaşta bir bayan kapıdan içeriye girdi.
Kızgın ve gergin bir şekilde, "Siz nasıl gazetecisiniz?" diyerek bizi sorgulayan bayan başladı derdini anlatmaya...
"Atatürk Bulvarı'nda yürüyordum. Arkamdan gelen 65 yaşlarında bir kişi terbiyesizce sarkıntılık yapmaya başladı. Arkama dönüp çantayı kafasına çarpmak istedim. Ancak böyle bir insanla muhatap olmak istemedim. Polisi arasam şikayetçi olmam lazım. O zaman da eşim ve çocuklarım duyacak. Onların başı belaya girecek."
Olayın şokunu hala yaşayan bayan, titrek sesiyle bize sitem ederken, "Siz gazetecisiniz. Adapazarı'nın göbeğinde fuhuş yapılıyor, ama siz bunu kaleme almıyorsunuz. Yaşadığım olaydan sonra Yeni Cami’ye kadar zor gittim" derken gözleri doldu.
"Şöyle bir oturun su için. Kendinize gelin." dediğimiz hanımefendi, "Daha sonra dönüp bu kez bankaların bulunduğu kaldırımdan yürürken, bazı bayanların erkeklerle pazarlık yaptığına şahit oldum. Olayı bir yakınıma anlattım. O da bana, 'Abla orada her gün kadın ve erkekler arasında pazarlık yapılıyor' cevabını verdi. Lütfen sosyal sorumluluk çerçevesinde bu olayı kaleme alın. Polis lütfen bu işe çözüm bulsun." diyerek çıktı gitti.
Şimdi gelelim mevzuya...
Daha önce müftülük önünde fuhuş pazarlığı yapan bu kadınlar, polisin aldığı önlemlerle beraber cümbür cemaat Atatürk Bulvarı'na geldiler.
Bulvarda her gün fuhuş pazarlığı var.
Gidin gözlerinizle görün.
Her şey ulu orta yapılıyor.
Öyle saklı gizli bir şey yok.
Muamele istiyorsan bu kadar, muamelesiz bu kadar...
Sabaha kadar beraber olursak şu kadar... Hatta sabaha kadar olursak indirim bile yaparız…
Kentin göbeğinde çatır çatır fuhuş pazarlığı yapılıyor. Sakarya Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı asayiş şubesi bu konuda bir önlem almıyor.
Alıyorsa da biz görmüyoruz.
Gördüğümüz bizim ablalar her gün banklarda pazarlık yapıyor.
Kardeşim Adapazarı küçücük yer...
İnsanlar hava almak için Çark Caddesi ve Atatürk Bulvarı'na aileleriyle beraber gezmeye çıkıyor. Her gün yüzlerce genç kızımız bulvardan işe, okula gidip geliyor. Çocuklarımız burada oyun oynuyor. Yaşlı insanlar sohbet ediyor.
İşte bütün bu güzellikler arasında üç beş kendini bilmez bu ortama gölge düşürüyor.
Sakarya Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'a rica ediyorum.
Sayın müdürüm...
Lütfen bu olaya bir el atın.
Her gün yüzlerce ailenin, genç kızın ve çocukların geçtiği bulvardaki bu çirkinliğe bir son verin. Hüseyin Cumalı hakkındaki diğer yazılar
|