Önceki gün gazetemizin manşeti "Adrese teslim kantin ihalesi"ydi…
Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin Korucuk Kampüsü kantin ihalesiyle ilgili haberde gerçekten önemli iddialar vardı…
İhale sürecinde yaşanan gariplikler ve ortaya koyduğumuz iddialar sıradan şeyler değildi…
Böyle bir haber yayınlandığında ortalığın karışması gerekirdi…
Olmadı…
Herkes kulağının üzerine yattı…
Muhalefet partileri için bulunmaz bir malzeme olması gereken iddialarla ilgili hiçbir kimse tek laf etmedi.
AKP cephesinin sükutu ise dikkat çekici…
Bu konuda hastane yönetiminden de bir cevap gelmedi…
Biz bir gün yazarız unuturuz sandılar…
Ancak bu konular hiç unutulacak gibi değil…
Gelin olaya bir kez daha bakalım…
Kantin ihalesi ilk kez 18.10.2007 tarihinde gerçekleştiriliyor.
İhaleye Nuri Tank, Mehmet Çimşir, Abdurrahman Durmaz ve Murat Berber katılıyor.
İhalede en yüksek teklifi Murat Berber veriyor…
Bir minibüs durağında kahyalık yapan Berber 250 bin YTL'lik teklifle ihaleyi kazanıyor…
Ancak Murat Berber ihaleye sözleşmesini imzalamıyor ve teminatı yanıyor…
Bu süreçte Mehmet Çimşir ihalenin iptalinin ardından yeni açılacak ihaleye katılmak istediğini belirten bir dilekçeyle, bazı kişiler tarafından ihaleye fesat karıştırılacağı yönündeki iddialarını içerek iddialarını hem Milli Emlak Müdürlüğü'ne hem diğer ilgili yerlere ulaştırılıyor.
Milli Emlak, Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden ihaleye katılması uygun görülen kişilerin isim listesini istiyor.
7 kişilik listede şu isimler yer alıyor:
İrfan Ünlütürk, Bayram Çakıcı, Tamer Durmaz, Hasan Odabaş, Kazım Baki, Zeki Gerdan ve Cevahir Ünlütürk (İrfan Ünlütürk'ün eşi)
İhaleye katılmak için defalarca dilekçe veren Mehmet Çişmir nedense listeye alınmıyor…
İhaleye katılan bir kişinin birinci derecede yakınlarının de teklif vermesi ihaleye fesat karıştırıldığının göstergesidir…
Burada Eğitim ve Araştırma Hastanesi yönetimi ihaleye katılacakların listesini bile hazırlarken niyetini(!) açıkça göstermiştir…
Zira ihaleyi Cevahir Ünlütürk 120 bin YTL bedelle kazanmış ve ihale sözleşmesini eşi İrfan Ünlütürk vekaleten imzalamıştır.
İrfan Ünlütürk'ün Korucuk Hastanesi'nin kantinini bazı siyasilerle işbirliği içinde işlettiği iddia edilmektedir…
İhaledeki çarpıklıklar ihaleyi kazanan Cevahir Ünlütürk ve eşinin bazı siyasilerle işbirliği içinde olduğu iddiasını kuvvetlendirmektedir…
…

Sapanca Gölü masalları!

Bugüne kadar Sapanca Gölü‘nün kurtarılması, korunmasıyla ilgili çok şey yazıldı, çok şey söylendi…
Gelinen noktaya bakıyorum da, her biri masalmış…
Sakarya Nehri dört bir yandan kirletiliyor…
Önlem alması gerekenler ise seyrediyor…
Gölü çevreleyen TEM Otoyolu ve D 100 Karayolu'ndan göle karışan kimyasal ve zehirli atıkların oluşturduğu tehdidi dün fotoğraflarıyla yayınladık…
Araçların lastik atıkları, egzoz atıkları her yağmur yağdığında göle karışıyor…
Bu atıkların gölün kendi döngüsü içinde temizlenmesi mümkün değil…
Ağır metaller ve kanserojen maddeler içeren bu atıklar Göl'deki canlı yaşamını tehdit ediyor…
En önemlisi de Göl'ü içme suyu kaynağı olarak insanımızın sağlığını…
SAÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Çöltekin çok acil önlem alınması gerektiğini söylüyor…
Acaba Çöltekin'in çağrısını duyan var mı?
Hiç sanmıyorum…

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum