Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Devlet okulunda bir provokatör
Cumartesi, 24 Mayıs 2008

19 Mayıs törenlerinde 192 öğrencinin eline verilen şemsiyelerin renginin, AK Parti'nin renkleri olan mavi ve turuncu olduğuna dikkat çekmiştik.

Hiç yorumsuz; "Bu renkler tesadüf mü seçildi?" dedik. Köşemde okulları, öğrencileri ve diğer hocaları hedef almadım. Aslında kimseyi hedef almadım. Sadece "Bu renkler tesadüf mü?" diye sordum. Herkesin şak şak yaptığı ortamda benim bu soruyu sormam birilerinin ağırına gitti.

Neden?

Neden bu soru bu kadar ağırınıza gitti?

Biz, haddimizi aşıp falanca siyasi partinin reklamını yapıyorsunuz demedik. Yani yargısız infaz yapmadık. Bizim dikkat çekmek istediğimiz konu, böylesine büyük bir organizasyon ve milli duyguların ön plana çıktığı bir günde herkesin daha dikkatli olması gerektiğini vurgulamaktı.

Yaptığın işe dikkat edeceksin. Ben nasıl bozuk Türkçemle kelimeleri tane tane seçiyorsam, sen de her şeyi düşüneceksin. Şanlı Türk Bayrağı'nın kırmızı ve beyaz renklerini kullanmayan bu hocaları suçlamıyorum. Ama binlerin izlediği bir törende bütün detaylara dikkat edin diyorum.

Olay bu...

Peki, bu kişiler ne yapıyor? Okullarda öğrencileri örgütlüyor. Bana gelen küfür dolu mesajlar arasında küfürsüz bir tanesi var ki, bence ötekiler gibi anama avradıma küfür etse daha iyiydi. Benim Türkçe' yi katlettiğimi defalarca alaycı bir şekilde eleştiren ve kendisinin beden öğretmeni olduğunu söyleyen bu kişi tehlikeli bir oyun içine girmiş. Yazık üzüldüm. Devletin bir öğretmeni, suç örgütü lideri gibi öğrencileri örgütlüyor. Bunu mafya babası yapsa anlarım da, bir beden eğitimi hocasının bunu yapmasını anlayamıyorum. Acaba örgütlediği bu öğrencilerin aileleri bunu öğrense ne derler? Nasıl bir tepki verirler?

Devletin okuluna eğitim için gönderdiğiniz çocuğunuzu öğretmen, gazeteciye küfür etmesi için beynini yıkasa siz ne derdiniz? Peki, bu çocuk olası bir linç olayına karışsa ve polis yakalasa, bu beden eğitimi hocası bu öğrencinin vebalini ödeyebilir mi?

Devletten aldığı maaşla eğitim yuvasına gelen çocukların beynini yıkayan sözde hocamız, bana gönderdiği e-mailinde küfür etmemiş. Ama o daha tehlikelisini yapmış. Öğretmen ve öğrencileri örgütlemiş. Bu beden eğitimi öğretmeni resmen provokatörlük yapmış ve yapıyor…

İşte o provokatörün bana gönderdiği e-mail'den kesitler...

"Bu işler “Cevat Kelle” gibi orana burana mikrofon takıp, elinde garip makinelerle gezerek olmuyor. Önce yaptığın işe saygı duyup, imla ve Türk dili öğren ya da cahilliğin ortaya çıkmasın diye adam gibi bir editörle çalış, gerçi ortaya çıkacak olan çıktı artık zaten de bu maili de zincir olarak başlatıyoruz ve senin, “Bahçıvanım biberim yok, ………….ım haberim yok” hallerini herkes görsün de belki utanıp adam gibi bir editörle çalışırsın diye öğrenci, öğretmen herkese yolluyoruz sayın Cumalı efendi"

" Ama yerinde sümsük sümsük oturup, bir provaya bile gelme zahmetine katlanmadan (bundan sonra sakın zahmet etme zaten, öğrenciler de belledi seni iyice, koşarak kaçmak zorunda kalırsın alandan ve kimseden, hiçbir bilgi de alamazsın ayrıca) sinsi sinsi törene gelip, oraya emek harcamış ve hiçbirini tanımadığın insanlar hakkında “Bak bak bak bunlar böyle yapmış demek ki böyledir diye yorum yapma, yapamazsın, yaptırmazlar adama… Oradaki eğitimcilerin tükürükleriyle boğulursun sonra…"

Sakarya Valisi Hüseyin Atak başta olmak üzere yetkililere bir kez daha sesleniyorum. Devletin kurumlarında öğrencileri örgütleyen, öğretmenlere bu e-maili atarak örgütlenme çabasındaki sözde devlet memurunu bulun.

 Bu kişi resmen devlet kurumlarında provokatörlük yapıyor.

Eğer benim sorduğum bir soruya bu kadar tepki verip, öğrencileri organize ediyorsa, yarın organize ettiği öğrencilerle Çark Caddesi'nde linç girişiminde bulunursa şaşırmayın.

Bugün buna göz yumarsanız, yarın olacakların vebalini ödeyemezsiniz...


Hüseyin Cumalı hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım