Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Daha büyük deniz arıyorum
Salı, 10 Haziran 2008

ugün size Lübnanlı yazar Halil Cibran'dan iki güzel yazı aktaracağım…
Umarım beğenirsiniz…
Ruhumla birlikte büyük denize yüzmeye gittik.
Ve kıyıya vardığımızda gözden uzak ve sakin bir plaj aradık.
Fakat yürürken gri bir kayanın üstünde oturmuş ve bir torbadan fiske fiske tuz alıp denize atan bir adam gördük.
"Bu kötümser bir insan." Dedi ruhum, "Bu plajdan gidelim. Buradan denize giremeyiz."
Bir koya varana kadar yürüdük.
Orada beyaz bir kayanın üstünde dikilmiş, elindeki süslü bir kutudan şeker alıp denize fırlatan bir adam gördük.
"Bu da iyimser bir insan." dedi ruhum, "Bu da çıplak bedenlerimizi görmemeli."
Daha ileriye yürüdük.
Ve bir plajda ölü balıkları toplayıp duyarlılıkla denize geri atan bir adam gördük.
"Ve bunun önünde de denize giremeyiz." Dedi ruhum. "Bu iyiliksever bir insan."
Ve onu da geçtik.
Sonra kuma kendi gölgesini çizen bir adamın olduğu bir plaja geldik.
Büyük dalgalar gelip izi sildi.
Fakat adam tekrar ve tekrar çizdi.
"Bu gizemli bir adam." dedi ruhum, "yanından uzaklaşalım."
Ve köpükleri kürekle alıp mermer bir kaseye koyan bir adamı gördüğümüz sakin bir koya gelene kadar yürüdük.
"Bu bir idealist." dedi ruhum, "Kuşkusuz bu da çıplaklığımızı görmemeli."
Ve yürüdük.
Birden, "Bu deniz. Bu derin deniz. Bu engin ve güçlü deniz." Diye haykıran bir ses işittik.
Ve sesin kaynağına vardığımızda bunun sırtını denize dönmüş ve kulağına bir deniz kabuğunu dayayıp onun mırıltısını dinleyen bir adam olduğunu gördük.
Ve ruhum dedi ki "Buradan gidelim. Bu gerçekçi birisi, anlayamadığı bütüne sırtını çevirir ve onun bir parçasıyla uğraşır."
Böylece oradan da uzaklaştık.
Ve kayalar arasında kötü otların bittiği bir yerde başını kuma gömmüş bir adam gördük.
Ve ruhuma, "Burada denize girebiliriz, nasıl olsa bizi göremez." Dedim.
"Yo" dedi ruhum, "Çünkü hepsinin içinde en ölümcül olanı bu. Bu adam bağnaz."
Sonra ruhumun yüzünde ve sesinde büyük bir hüzün belirdi.
"Buradan gidelim" dedi. "Çünkü denize girebileceğimiz ıssız ve gözlerden uzak bir plaj yok. Altın saçlarımı bu rüzgara açmak, beyaz göğsümü bu havaya sunmak ve kutsal çıplaklılığımı bu ışığa çıkarmak istemiyorum."
O zaman Daha Büyük Denizi aramak için o denizden uzaklaştık…

Nar…

Bir narın ortasında yaşadığım sırada tanelerden birisinin şöyle dediğini işittim, "Bir gün bir ağaç olacağım ve rüzgar dallarımın arasında şarkı söyleyecek ve güneş yapraklarımın üstünde dans edecek ve bütün mevsimler boyunca güçlü ve güzel olacağım."
Sonra, bir başkası konuşup dedi ki, "Ben de senin kadar genç olduğum zamanlar böyle hayaller kurardım; ama artık her şeyi ölçüp tartabiliyorum ve bütün umutlarımın boş olduklarını anladım."
Ve üçüncü tane konuştu, "Bize böyle güzel bir gelecek vaat eden hiçbir işaret göremiyorum."
Ve bir dördüncüsü, "Fakat böyle güzel bir gelecek yoksa hayatımız ne kötü olur!"
Bir beşincisi, "Ne olduğumuzu bile bilmezken niçin ne olacağız diye çekişiyorsunuz?"
Fakat altıncısı cevapladı, "Ne isek o olmaya devam edeceğiz."
Ve yedincisi dedi ki, "Herşeyin ne olacağını biliyorum, ama bunu sözcüklere dökemiyorum."
Sonra sekizincisi konuştu – ve dokuzuncusu – ve onuncusu – ve sonra daha birçokları – sonra hepsi birden konuşmaya başladılar ve bir sürü ses arasında hiçbir şey anlayamaz hale geldim.
Ve tam o gün çekirdekleri az ve hemen hemen sessiz olan bir ayvanın içine taşındım.


Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım