|
Cumartesi, 28 Haziran 2008 |
|
Bizim Sakarya Köşe Yazarı Murat Uygun ile bir yere oturmaya giderken, karpuz almak için yolda durduk. Araçtan inen Uygun, bir süre sonra araca karpuz almadan geri geldi.
Hayli sinirlenen Uygun," Adam karpuz tezgâhının önüne "Kesmece 400 YKr" diye yazı asmış. İstediğim karpuz 10 kilo geldi. Satıcıya 4 YTL verdim. Benden 1 YTL daha istedi. Kilosu "400 Yeni kuruş değil mi?" diye sorduğumda satıcı,"Ön taraftakiler çıkma, bunların kilosu 500 YKr" dedi.
Böyle uyanıklık olur mu?
Ön taraftan bulunan bir kaç karpuza “Kesmece 400 YKr” yaz. Sonra millete 500 YKr den sat. Böyle olur mu? Bunun adı kurnazlıktan başka ne olabilir ki? Ayıptır günahtır…
Yine Show televizyonu Sakarya Muhabiri Nurettin Eryılmaz'la beraber habere giderken, karayolu kenarında bulunan bir tesise girdik. İki teneke meşrubat alıp gelecek olan Eryılmaz da eli boş geldi.
"Neden bir şey almadın?" dediğim zaman Eryılmaz,"Bir teneke meşrubata 2 YTL istiyorlar. Oysa biz bunu 800 YKr alıyoruz. Neden bu kadar fahiş fiyat istiyorlar anlamıyorum" cevabını verdi.
Sizin anlayacağız bazıları çabuk para kazanmanın yollarını arıyor.
Ama esnaflık böyle bir şey değil ki...
Adapazarı'nda yıllardır esnaflık yapan ağabeylerimiz, büyüklerimiz var. Müşterileri her zaman güler yüzle karşılayan bu esnaflar, hiç bir zaman kısa yoldan para kazanmanın hesabını yapmadı.
Yapmadılar.
Ama günümüzde artık bu esnafların sayısı hızla azalıyor.
Hazır konu açılmışken, bu yıl Sakarya Üniversitesi' ne yine binlerce öğrenci gelecek. Buradan esnaflara sesleniyorum.
Bu öğrencilere sahip çıkın. Güler yüzlü ve yakın davranın.
En önemlisi bu öğrencileri kazıklayan bazı kişilere hep birlikte dikilin. Öğrenciyi kaz görenler yüzünden Adapazarı esnafının hak etmediği bir yere gelmesine kimse izin vermemeli.
Kimse unutmasın ki sen bugün kendi ekmeğine sahip çıkmazsan, senin ekmeğine kimse sahip çıkmaz.
Hüseyin Cumalı hakkındaki diğer yazılar
|
|
|
= Resimli ilanlar
