Cuma günü Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde şöyle bir olay yaşanır…

Uzun süredir bazı ödemelerle ilgili olarak yönetimle arası ters olan elektrik mühendisi T.V'nin aniden Sağlık Müdürlüğü'ne tayini çıkar…
Görevi bırakmak üzere hazırlık yapan T.V. daha önce onay vermediği bazı işlerle ilgili yeniden fatura kesildiğini ve bunların ödendiğini görür…
İnşaat, onarım ve tadilat işleriyle ilgili 4 adet faturanın yaklaşık bedeli 80 bin YTL'dir…
Kendisi izindeyken onaylanan ve ödenen faturalarda bir usulsüzlük yapıldığını düşünen T.V. konuşmak üzere Başhekim Dr. Muzaffer Yılmaz'ın odasına gider…
T.V. faturalara yapılan ödemenin usulsüz olduğu düşüncesini anlatır, evrakları da gösterir…
Bunun üzerine Dr. Muzaffer Yılmaz evrakları ister…
T.V. vermeyince Dr. Yılmaz destek olarak güvenlik çağırır…
Amacı güvenlik görevlilerinin yardımıyla T.V'nin elindeki evrakları aldıkmaktır…
Güvenlik görevlileri gelmeden odayı terk eden T.V.' önde güvenlik arkada hastane koridorlarında kovalamaca yaşanır…
Koridorlarda kendisini kaybettiren T.V. çare olarak polisi arayarak yardım ister…
Polis gelmeden, Hastaneyi terk eden T.V. doğru Adliye'ye gider…
Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunur…
Daha önce yönetimle yaşadığı sorunları, onay vermediği faturaları tek tek anlatır…
Doğrudan temin yoluyla yapılan işlerdeki usulsüzlük yapıldığı iddialarını dile getirir.
Bir süredir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde incelemelerde bulunan müfettişler konuyu öğrenince T.V. ile Sağlık Müdürlüğü'nde görüşürler…
T.V. olan biteni müfettişlere de anlatır…
Şimdi artık konu Cumhuriyet Savcısı ve müfettişlerin önünde duruyor…
Daha önce Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yemek ihalesi, doğrudan temin yoluyla yapılan inşaat işleri ve laboratuar cihazlarının kit karşılığı kiralanması işleriyle ilgili gündeme getirdiğimiz iddialarımızı araştıran müfettişler için sanırım bu olay başlı başına bir delil niteliği taşıyacak…
Umarım, bu soruşturma da bir öncekine benzemez…
…

Gizem'in büyük başarısı ve biz!

Gizem Girişmen, Pekin Olimpiyatları'nın ardından düzenlenen 2008 Paralimpik Olimpiyatları'nda Türkiye'ye okçuluk dalında altın madalya kazandırdı…
Gizem çok kısa bir süre öncesine kadar Goodyear Volkanspor'un okçusuydu…
Milli Sporcu ve bizim meslektaşımız Hüseyin Doğru ile birlikte bu kulüpte önemli başarılara imza atan Gizem, Goodyear Volkanspor'un kapanması ile ortada kalmıştı…
Okçuluk İl Temsilcisi Osman Özkan'ın okçularımıza sahip çıkılması için yaptığı girişimler sonuçsuz kalınca Hüseyin Hacettepe Üniversitesi'nin okçuluk takımına katılırken, Gizem de Okçuluk İhtisas Kulübü'ne geçmişti…
Sakarya'yı marka yapacağını söyleyenler, spora büyük değer verdiği masalını anlatanlar milli müsabakalarda Sakarya'nın adını duyuran iki engelli sporcuya sahip çıkmamıştı…
Gizem'in büyük başarısı bu ülkenin vatandaşları olarak hepimizi gururlandırdı…
Ancak bir Sakaryalı olarak ben kendi adıma bu başarıdan biraz da utanç duydum…
Çünkü biz Gizem'e, Gizem'in başarısına sahip çıkamamıştık…
Şimdi Gizem'i kutlamak için kelime bulmakta zorlanıyorum…
Çünkü O'nun başarısı gerçekten çok anlamlı…
11 yaşında geçirdiği bir trafik kazası sonrası yaşamın geri kalanını tekerlekli sandalyede sürdürmek…
3 yıl sonra kaybedilen baba acısına rağmen okul hayatındaki başarılar…
Sonrası engelli bir bedene rağmen, olimpiyat şampiyonluğu…
Gizem, azimle başarıya nasıl ulaşılacağını hepimize gösterdi…
Gizem'i büyük başarısı nedeniyle kutlarken, O'nu elimizden kaçıran şehrimizin pek değerli yöneticilerini de kınıyorum…

Kerim Usta'yı kaybettik!

Cumartesi günleri, telefonlarımı kapatıyorum…
Şehir gündeminden kopuyorum…
Bu Cumartesi de öyle oldu…
Akşam iftar sonrası televizyon açık…
Kerim Usta(Akova) vefat etmiş…
Cenaze haberi veriliyor…
Nasıl üzüldüm…
Bu şehrin önemli simalarından biriydi Kerim Usta…
Ayakkabı boyacılığını bir zanaat olarak icra ederdi…
İşinin erbabı, sevilen bir esnaftı…
Depremde, oğlunu, gelinini ve torunları enkaz altında kalmıştı…
Bu büyük acıya rağmen yaşamdan kopmamaya çalışıyordu…
İlerleyen yaşı nedeniyle işinden emekliye ayırabilirdi O'nu…
O işinde acısını unutuyordu…
Bu üzücü olayla iyice yorulan kalbi durmuş aniden…
Adapazarı bir değerli insanını kaybetmişti…
Rahmet dilemekten başka bir şey gelmiyor elden…
Allah rahmet eylesin…

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum