Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki iddialarla ilgili incelemeleri tamamlayan müfettişler ön raporlarını yazıp ilimizden ayrıldılar…
Müfettiş raporunda yemek şirketine 25 bin YTL fazla ödeme yapıldığı dile getirildi ve hastane yöneticilerinin bu parayı geri ödemeleri istendi…
Şimdi hastane yöneticileri bu parayı şirketten geri istiyor…
Ancak şirket para falan vermiyor…
Para şirketten gelmeyince hastane yönetimi topu birbirine " Hatalı olan sensin, sen öde" diye
atıyor…
Bu bilgiyi alınca yemek şirketine yapılan fazla ödemelerle ilgili iddialarımızı hatırladık…
Yazılarımızla, haberlerimizle hiç değilse 25 bin YTL'yi kurtardık diye sevinebilirdik…
Ama hiç de sevinmedik…
Çünkü biz orada yapılan fazla ödemenin yüzbinlerce YTL'yi bulduğunu düşünüyoruz…
Daha önce yaptığımız yayınlarla bunu belgeleriyle ortaya koyduk…
Anlaşılıyor ki ilk müfettiş incelemesinde üzeri örtülen yemek işindeki yanlışlıklar ikinci müfettiş incelemesinde de görmezden gelinmeye çalışılmış…
Siyasi baskı anlaşılan son gelen müfettişlere de ulaşmış…
Sonuç olarak müfettişler küçük bir cezayla işi geçiştirmişler…
Yoksa bir müfettişin tüm belgeleri ortada olan bir usulsüzlüğü böylesine geçiştirmesi düşünülemez…
Ben şimdi bu işin sorumlularına " 25 bin YTL ile kurtardık" diye sevinmemelerini öneriyorum…
Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi mutfağından gelen o pis koku giderilene kadar bu işin üzerine gideceğiz…
Sağlık Bakanlığı'nın konuyu adam gibi incelettirene kadar takipteyiz…
Bu işin sorumluları kimse, yapılan haksız ödemelerin tümü tek tek tespit edilerek kendilerinden alınmalıdır…
Başbakan Erdoğan'ın adalet söylemlerinin bir anlamı varsa, Sağlık Bakanlığı buraya hiçbir etki altında kalmadan inceleme yapacak bir müfettiş gurubu göndermelidir…
Sağdan, soldan gelen telefonlarla incelemelerine yön veren müfettişler, oradaki belgeleriyle ortaya konmuş yanlışlığı göremezler…
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'da eğer biraz Allah korkusu varsa, Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin mutfağına el atar ve orada 3 yıla yakın bir süre yapılan haksız ödemelere el koyar…

…
‘AGDAŞ'a haksızlık ediyorsunuz'

Bu sözler AGDAŞ Genel Müdürü Kenan Demir'e ait…
Doğalgaza yapılan yüzde 22'lik zammın ardından, yeniden eleştiri oklarının hedefi olan AGDAŞ yönetimi bu durumdan rahatsız…
Genel Müdür Kenan Demir eleştirilerin haksız olduğunu, başlıktaki ifade ile dile getiriyor…
Dün görüştük, eleştirilere istatistik bilgilerle cevap verdi…
AGDAŞ'a en çok yöneltilen eleştirilerden biri AGDAŞ'ın abonelik sırasında aldığı ücretle ilgili…
Kenan Demir, diğer doğalgaz şirketlerinin abone başına döşedikleri doğalgaz hat miktarının 3 metre(İstanbul) ile 9.21 metre ( İzmit) arasında değişirken AGDAŞ'ın abone başına 19.32 metre uzunluğunda hat döşediğini söylüyor…
Bunun yatırım maliyetlerini arttırdığını belirten Demir başka illerde abonelik bedeli olarak 150 dolar alınırken kendilerinin yüksek yatırım maliyeti nedeniyle 250 dolar aldığını ifade etti…
Demir bu parayı zorunlu olarak aldıklarını ifade ederken doğalgaz fiyatlarının ise kendilerinin belirlemediğini ifade ederken ise " Bizim etkimiz olmayan bir konuda suçlanmamızı doğru bulmuyorum" şeklinde konuştu…
…

Eleştiri için teşekkür

Önceki gün "toplu sözleşme" başlıklı bir fıkra yayınlandı…
Bu fıkra köşemde daha önce de yayınlanmış…
Bu eleştiri konusu oldu…
Ayrıca fıkra işçilerin sendikal mücadelelerine alaycı yaklaştığı için eleştirildim…
İki eleştiri de haklı eleştiriydi…
Her iki eleştiriyi bana yönelten sevgili okurlarıma dostlukları nedeniyle teşekkür ediyor, bundan sonra bu tür gönderileri yayınlarken daha dikkatli olacağıma söz veriyorum…

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum