Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Yeter artık
Pazar, 07 Aralık 2008

Yeni yönetimle görev başına geldiğim günden beri, Sakarya basketbol camiasının büyük çoğunluğu kılıçlarını çekerek karşıma dikildiler.
Buna da hiç şaşırmadım.
Telaşlanmakta haklılar, şapkalar düşüp keller görünecek.
Aylardır sustum ve bekledim ama artık yeter. Size her gün Sakarya basketbolundaki gariplikleri ve bunlara çanak tutanları tek tek yazmaya karar verdim.
İlk önce Büyükşehir Belediyespor ile oynayacağımız maça neden çıkmama kararı verdiğimi anlatarak başlayacağım.
Tüm Türkiye’de EBBL ligine katılan takımların maçları Cumartesi, Pazar oynanırken bizim maç neden Perşembe gününe alındı.
Bunu basına açıklayamıyorlar, çünkü korkuyorlar.
Nedeni son derece basit.
EBBL de takımları olan hiçbir ilde “Bayram Kutlamaları” spor salonunda yapılmıyor.
Onun için de ilgili beyler maçı Perşembe günü saat 18.00 e almışlar. Almışlar diyorum, çünkü bana ne danışıldı, ne de saat için bir şey soruldu. Halbuki ev sahibi takım benim, bu yüzden de bizimle yani Sakaryaspor ile bir mutabakat yapılması gerekirdi ama tenezzül edilmedi.
Dikkatinizi çekerim. Bayram Pazartesi günü. Maç perşembeye alınıyor. Yani salonun “Bayram” hazırlığı 3 gün sürüyor. Ne yapılıyorsa?
Aramızda gün tartışması sürerken Sn.Ömer Kalkan “maçı neden Cuma’ya almadınız”diye soruyor. İsim vermeyim ayıp olacak. X bey cevap veriyor.”efendim o gün de masalar filan gelecek, ben onları nereye koyayım?”
Bu bölümde biraz gülebilirsiniz.
Neyse, devam edelim. Maçı Perşembe 18.00 almışlar. Bize bir şey sorulmadığı için, aynı saatte üniversiteli öğrenci oyuncularımızın sınavı olduğunu da bilmeleri imkânsız.
Daha sonra maçı 13.00 alalım dedi sayın il temsilcisi. Sakaryadaki basketbol maçlarının tarih ve saatlerini en iyi bilmesi gereken kişi olduğundan, hiçbir engelle karşılaşmayacağımızı düşünerek “okey”ledik.
Aslında bize hiçbir zaman hiçbir şey danışılmadığından biz sadece “okey”liyoruz, o da işin komik tarafı.
Gel gelelim, yine karavana attı, basketbolumuzun sayın il temsilcisi.
Meğer o saatlerde Anadolu Lisesi salonunda 4 oyuncumuzun maçı varmııış. Okul basketbol ilgilileri de sakın Sakaryaspor’u tercih edip okul maçına gelmezlik yapmayın sizin için hayırlı olmaz diye de ısrarla bizim oyuncuları uyarmışlar.
Maçımız Perşembe; Salı akşamı antrenmanda öğrenci oyuncularımız bu durumu izah edince, yine muhabbete başladık sayın İl Temsilcimizle, zorunlu olarak.
Milli eğitimden bir yetkili geldi.
Sabah oynanacak olan okul takımı kız maçları ile öğleden sonra oynanacak olan erkek takımı maçlarının yerleri değiştirilerek olay çözüldü. Hatta milli eğitim yetkilisi bize kıyak bile yaptı.
Sabah maçları 1 saat erkene alarak bizim oyuncularımıza da 1 saat dinlenme zamanı bıraktı.
Okul maçını tehir edelim diyen yok. Lise çağında bir çocuk peş peşe 2 maç oynayacak.
Yapacak bir şeyimiz yok. Figuranlığa devam ederek yine “okey”ledik. Tekrar hatırlatayım bu olay Salı gecesi oluyor, saat tahminen 20.00.
Çarşamba gecesi maç öncesi son antrenmanımızı yapmak için salona geldik. Saat 19.30.
Çocuklarda bir telaş. “Hocam okul maçlarının saatleri tekrar değiştirilmiş ve eski saatlerde oynanacakmış.” Bu bölümde de biraz gülebilirsiniz. TV de “değiştir” oyununu oynuyoruz.
Oynadıkları takım da Sakaryaspor.
Tekrar sayın il temsilcimize gidiyoruz. Aldığımız cevap bizi hayli rahatlatıyor.
“Beni enterese eden bir şey yok, milli eğitime gideceksiniz.”
Burada hafiften bir kahkaha atabilirsiniz.
Bu maçların programını yapan kim sayın temsilcim.
Şimdi işin en komik tarafına gelelim. Koltuklarınıza rahatça oturun ve arkanıza yaslanın.
EBBL de sadece ilimize ait bir “bayramlaşma” meselesi var ya. Hani tahminen 45 dk. süren bu bayramlaşma için Atatürk Spor Salonu tam 3 günde hazırlanıyor ya.
Bu salonun hemen arkasında Lütfü Yaman isimli ikinci bir kapalı spor salonumuz var.
Maçın gününü kaydırıyoruz, saatleriyle de oynayıp duruyoruz ya.
GSİM Sayın Ömer Kalkan benim de bulunduğum 4 kişilik görüşme gurubu içinden birisine (burada yine isim vermeyeceğim ayıp olmasın). Ha, bu arada bu konuşmaya bir oyuncumuz, üç de oyuncu velimiz şahit.
Sayın Kalkan’ın sorusu şu. “ Beyler siz gün ve saatle boğuşup duruyorsunuz, ilimizin iki kulübünün bir maçını halledemedik ayıp oluyor. Arkadaki Lütfü Yaman salonu federasyonun maçın oynanmasını istediği Cumartesi günü boş değil mi?”
Ben donup kalıyorum.
Şimdi gerçekten sıkı durun.
X bey cevap veriyor.
“Boş sayın müdürüm”
Dayanamayıp bu sefer sayın Kalkan ile beraber ben de soruyorum.
“E, o zamana günlerdir bizle yani Sakaryaspor ile neden oynayıp duruyorsunuz. Ortada hiçbir sorun yok ki. Federasyonun oynanmasını istediği Cumartesi günü biz maçı neden oynamıyoruz?”
Alın size verilen cevabı.
“Efendim, Sakaryaspor’un geçen seneki basketbol yetkilileri bize arka salonda yani Lütfü Yaman’da maç oynamayı kabul etmediklerini söylemişlerdi..”
Dayanamayıp, elimde olmadan, kontrol dışı atlıyorum. “Ee,ee”
Devam ediyor bay X.
“Sakaryaspor’un bu seneki basketbol yetkililerinin de aynı düşüncede olduğunu sandığımızdan maçı Lütfü Yaman Salonuna almayı düşünmedik.”
Şimdi siz karar verin sayın basketbol severler.
Ben protesto amaçlı bir maça çıkmadım. Acaba komple basketbol branşını kapatma kararını alsak daha mı hayırlı olacak.
Hiç kimse kusura bakmasın. Yıllarca formasını giydiğim yeşil siyah renklere sahip Sakaryaspor’u birilerinin oyuncak haline getirmeye çalışmasına seyirci kalamazdım ve kalmadım da.


Levent Hamzaoğlu hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım