Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Nazım Aga'nın Palavraları
Salı, 23 Aralık 2008

Sezon başında yeni yönetimin kararı ile geldik Sakaryaspor basketbol takımın spor koordinatörlüğü görevine.

Amcam ilk günden aldı sazı eline.

Basketbol hakkında yazsa, muhatap alıp cevap yazacağım ama basketbolun “B” sini bilmeyen birine ne yazayım.

Daha sonra iş cıvımaya başladı. Şahsıma yönelik kişisel, çirkin ve seviyesiz yazılara yönelince, karakter ve kişiliğime hiç uymayan bu girdap içinde olup aynı seviyeye inmek gibi bir yanlışı yapmamak için sürekli sustum.

Ama…

Sakarya basketbolu adına tehlikeli ve çirkin palavralara başlayınca, suskun kalmak imkansız.

PALAVRA (1)

Gazetesinde manşetten bir haber.

“Gençlik Merkezi Spor Kulübü Atilla Tapşın’a kucak açtı.”


Siz, bu haberi okuyunca ne anlarsınız?

Haberde adı geçen kulüp, yine adı geçen şahısa beraber çalışmak için teklif yaptı.

Var mı başka türlü bir anlamı bu cümlenin?

Peki işin aslı ne, biliyor musunuz?

Beyefendi Tapşın’ın  ya avukatı ya da menajeri.

Açıyor telefonu, Gençlik Merkezi Spor Kulübü başkanı Sayın Selim Işık bey’e.

Ve yine alıyor sazı eline.

Nazım Aga soylamış, acep ne soylamış?

“Ya Selim abi, bizim Atilla Tapşın, şu Levent Hamzaoğlu’nun gelişinden ve işine karışılmasından hoşlanmadığı için, Sakaryaspor’dan istifa etti.”

Selim Işık’dan şaşırmış bir kelime.

“ E-eeee”

“Abi şunu sen çağırsan ve senin takımını çalıştırsa da, sen de bu hocaya sahip çıkmış olsan iyi olmaz mı” diye tamamlıyor lafını Nazım Aga.

Sayın Selim Işık bey de cevap veriyor.

“Valla, Atilla Tapşın’ı camia olarak hepimiz tanır, sever ve takdir ederiz. Böyle bir şey istiyorsa buyursun gelsin, kapımız açık. Ancak biliyorsun bizde para pul filan olmaz. Hiçbir ücret talep etmeden gelecekse buyursun gelsin.”

Evet, sayın basketbolseverler. İşte olay bu.

Ve ertesi gün, Nazım Aga’nın spor sayfasında manşet haber.

Yazık gerçekten çok yazık.

Atilla Tapşın adının geçtiği, üstelik de manşetten haber olduğu bir yazıda, bu gazetenin spor müdürü olayı hiç mi araştırmaz, hiç mi adı geçen kişi ile görüşmez?

Benimle anlaşamamış olabilir ki buna hiç şaşırmadım. Oyunculuk hayatımızda da hiç anlaşamamıştık. Bu da son derece olağan.

Ve koordinatör olarak Tapşın’ın neden istifa ettiğini hala bilmiyorum, çünkü benimle hiçbir şey konuşmadı.

Ne olduysa oldu, hiç mühim değil. Bu tip şeyler iş hayatında sık rastlanan olaylar.

Ama iş başka dostluk başka.

İstifa edeceğini önceden bana hiç söylemeden, daha sonra da istifa nedenini bana yine bildirmeden, üstelik de liglerin başlamasına dört gün gibi kısa bir süre kala istifa ederek, bana göre son derece yakışıksız bir hareket yapan Atilla Tapşın’a oldukça kızgınım.

Ama hiçbir küskünlüğüm yoktur. Olaydan bu güne kadar da halen benimle hiç görüşmemesi de onun karakterine bağlıdır.

Ama sen Nazım Aga.

Onun adına işler yapmaya kalkıp, sonra da tamamen palavra bir haberle Atilla Tapşın adını olayın içine sokarak, adamı küçük düşürdüğünün farkında değil misin?

Bana göre yaptığın ve yazdığın her şeyle, hem basketboldan anlamadığın, hem de galiba biraz spor ahlakından uzak olduğun için, hoca’nın kariyerini yakında “sıfır” edeceksin.

Aynı şeyi bir gazeteci bana yapmış olsa, o sayfayı ona yediririm.

Bu yazıyı yazmadan önce sayın Selim Işık ile görüşüp; yazmamın mahzurlu olup olmayacağını da kendisine sordum.

Sadece güldü. Gerçeği sana anlattım, herkes de bilsin, yazmanın ne mahzuru olabilir ki, dediği için yazdım, bunu da bilesin.

Basketbol adına hiç yakışık almayan, hatta bana göre tehlikeli ve çirkin olan palavralarını yazmaya devam edeceğim. Bir sonraki yazı da Bank Asya Çırağan ile Büyükşehir Belediyespor meselesini aydınlatacağım.

Görüşmek üzere.


Levent Hamzaoğlu hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım