Cihan Tasarim
 
   
 
 
Anasayfa
Haberler
İlçe Haberleri
Sakaryaspor
Ulusal Haberler
Sektör Haberleri
Dünya Haberleri
Spor
Kültür Yaşam
Video Haber
Köşe Yazarları
Gezelim Görelim
Röportaj
Resim Galerisi
İlanlar
Firma Rehberi
Önemli Telefonlar
İletişim
Röportaj
Gezelim Görelim
Son 5 İlan


 
= Resimli ilanlar
turizm
 
 
 
 
 
 
Son Yorumlar
Uçak'ın Ölümü ve Operasyon, Medya'da
Emlakçının. İntiharının alı kaplan ile Bi alakası. Bulunmamaktadır. Ko...
Yorumu Oku

Plaka Fiyatları El Yakıyor
AKAZIYA SATILIK TAKSI PLAKASI
sakarya akyazıda tıcari taksı plakası 110.000 tl pazarlık sünnettr :D
Yorumu Oku

Vali Yardımcısı Ballı'yı hangi sözü yaktı
haber
yalan haberler yapmayın o adam suçsuz.
Yorumu Oku

Karasu OSB Mahkemelik
Benimde orda yerim var .. 50 tl den yer alirim mail atın goruselim
Yorumu Oku


Tren Saatleri
 
Tv mi Sinema mı ?
Pazartesi, 21 Nisan 2008

Eğlence sektörünün bir alt sektörü olarak sinema sektörü, özellikle televizyonun Türkiye’ye ilk geldiği ve yaygınlaşmaya başladığı 1970’li yıllarda oldukça olumsuz etkilenmiş, ancak daha sonra yeniden büyüme aşamasına geçmiştir.

Televizyonun Türkiye’ye ilk gelişindeki etkinin yanısıra filmlerin yurtdışında gösterime girdikten çok sonra Türkiye’de vizyona girmesi, sinema salonlarının kalitesinin oldukça düşük olması ve yerli yapımların üretiminin neredeyse durma aşamasına gelmesi de sinema sektörünün daralmasında rol oynamıştır.

Günümüzde ise filmlerin yurtdışında vizyona giriş tarihi ile ülkemizde vizyona giriş tarihi birbirine çok yaklaşmış, hatta Matrix, Yüzüklerin Efendisi gibi büyük filmlerde bu tarihler eşitlenmiştir.

Diğer taraftan, filmlerin gösterime girmesi ile yasal DVD ve video kasetlerinin satışa çıkması, paralı kanallar ve ulusal kanallarda yayınlamaya başlaması arasında da ciddi süreler sözkonusu olabilmektedir. Bu nedenle televizyon önemli bir medya kanalı olmasına karşın sinema seyircisini sinemadan vazgeçirip filmleri televizyondan izlemeye yöneltecek bir etkiye sahip görünmemektedir.

Sinema salonlarının kalitesinin artması, izleyiciye perde boyutu ve ses düzeneği açısından çok farklı bir seyir keyfi sunmasının yanında, sinema kültürünün sosyalleşmeyi ve insanların genel olarak ülkemizde de sinemayı beraber hoş vakit geçirilecek bir ortam olarak görmeleri ev sineması sistemleri gibi seçeneklerin de sinemaya gerçek anlamda bir alternatif olmadığını göstermektedir.

Türkiye’de sinema sektörü ve film gösterimciliği için tehdit unsuru sayılabilecek en önemli unsur yasal olmayan ve telif haklarına aykırı olarak satışı ve dağıtımı yapılan korsan DVD ve VCD’lerdir. Yasal DVD ve VCD’ler Türkiye’de sinema sektörü için filmlerin yayınlanma tarihleri açısından bir sıkıntı yaratmamakta, ancak korsan ürünler çoğu zaman beklenen filmlerin gösterime girmesinden önce seyyar tezgahlarda satılmaya başladığı için sektör için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.

Ancak yeni yürürlüğe giren telif hakları yasasıyla fikir ve sanat eserlerinin korsan satışına ilişkin yeni düzenlemeler getirilmiş olup, korsan DVD ve VCD satmanın cezası ağırlaştırılmış ve çete suçları kapsamına alınmıştır. Bu şekilde asgariye inmesi beklenen korsan ürünlerin satışlarının da yaratacağı olumlu etkiyle önümüzdeki dönemde sinemaya gitme oranında artış yaşanması beklenmektedir.


Serdar Saraç hakkındaki diğer yazılar


İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 

 
 
© 2008 Sakarya Gündem Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur. Tasarım: Cihan Tasarım