|
Sakarya tam bir huzur buldu derken, gergin bir gece yaşadık…
Demokratik Toplum Partisi'nin düzenlediği etkinliğe tepki gösteren gruplar, akşam saatlerinden itibaren şehri gerdiler…
Funda Düğün Salonu'ndaki geceye Alperen Ocakları'nın bir basın açıklamasıyla tepki vereceğini gündüzden duymuştuk…
Tepkiler basın açıklamasıyla sınırlı kalır diye düşünürken, önce Alperen Ocakları'ndan gençler, ardından geçtiğimiz hafta PKK terörüne şehit verdiğimiz Tuncay Özdemir'in Karapürçekli arkadaşları düğün salonu önünde gösteri yaptılar…
Bu iki gösteri sırasında ve sonrasında Ankara Caddesi'nin başı karıştı.
Göstericilere karşı güvenlik güçleri aralarında Milletvekili İbrahim Bilici'nin de bulunduğu DTP'lileri korumak için gayret sarfettiler…
Geceyi başından sonuna takip ettim…
Daha önce bir çok kez benzer olayları izlemiştim…
Ancak bu olayda güvenlik güçlerinin kararsızlığının ne kadar tehlikeli olabileceğini çok net bir şekilde gördüm…
100 kişi bile olmayan bir grubu orada saatlerce tutarak insanların birikmesine olanak sağlamak çok yanlış bir tutumdu…
Karapürçek'ten gelen 50-60 kişilik gruba ya Adapazarı halkı da karışsaydı…
Ya da Tatangalar Sakaryaspor yenilgisini çıkarmak için bu gruba katılsaydı…
Orada ikinci bir Madımak olayı yaşanması işten bile değildi…
Gergin gecede gördüğüm şuydu…
Bizim polis teşkilatı, böylesi toplumsal olaylarda nasıl bir tavır takınacağını bilmiyor…
Emniyet Müdürü izinli veya il dışında olması, Emniyet'in başsız olması anlamına gelmez…
Emniyet Müdür yardımcıları ve şube müdürlerinin ne yapacaklarını bilmez bir şekilde saatlerce müdahale şeklini tartışmaları, yaşanan yönetim zafiyetini açıkça gösterdi…
Polisin her zaman için toplumsal olaylarla ilgili müdahale planları olmalı…
Kararsızlığını senin müdahale edeceğin grup fark ederse, hiçbir zaman sözünü geçiremezsin…
Müdahale konusunda Vali Hüseyin Atak'ın kararsızlığı da mutlaka eleştirilmeli…
Atak'ın, bir Vali olarak olayla en baştan itibaren ilgilenmesi, olay yerinde bulunması gayet güzeldi…
Atak iyi niyetli bir yönetici…
Ancak karşınızdaki adam siz iyi niyetliyisiniz diye, polise karşı direnişini sonlandırmıyor ki…
Bu noktada kararlı olmak şarttı…
Vali Atak ise kararsızdı…
Atak'ın baştan sona olay yerinde olması ne kadar iyiyse kararsızlığı bir o kadar kötüydü…
Atak belki şehidin arkadaşlarının polisle karşı karşıya gelmesini istemedi, ama orada insanların saatlerce gösteri yapmasının, çok büyük bir kalabalığın toplanmasına neden olabileceğini unuttu.
Grubun büyümeden dağıtılması, olayların da büyümesini engelleyebilirdi…
Yukarıda da belirttiğim gibi, önceki gece yaşanan gerginlikten heran bir katliam çıkabilirdi…
Eğer bir katliam yaşanmamışsa bunda alınan önlemler kadar, Adapazarlı'nın sayduyusu etken olmuştur…
…
Özkara giderken
Sakaryaspor teknik direktörü Hüsnü Özkara Pazar günü takımın aldığı yenilginin ardından pılını pırtını toplayıp, çekti gitti…
Özkara futbolcuları parasızlık içinde kıvranırken gelecek aylarda alması gereken 80 bin YTL'yi de almış…
Biz de bu futbolcular neden oynamıyor diye kafa yoruyoruz…
Futbolcu oynar mı?
Hoca alacak parasını, kenara çekilecek…
Futbolcu top peşinde koşacak…
Var mı öyle yağma…
Neyse ki Özkara gitti…
Şimdi Sakaryaspor Coşkun Demirbakan'a emanet…
Coşkun Hoca, Sakarya'nın tanıdığı, bildiği bir hoca…
Umarım, Sakaryaspor'un Süper Lig yolculuğunda katkısı olur…
Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
|
= Resimli ilanlar
