|
Çarşamba, 24 Haziran 2009 |
|
Yerel seçim öncesi eski Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran'a 'Elveda Duran' diye 4 yazılık bir seri yaptım. AK Parti Duran'ı aday göstermedi.
SATSO seçimi öncesinde 'Elveda Öztürk' diye 3 yazılık bir seri yaptım. Öztürk seçimi kaybetti.
Akyazı'daki ara seçimle ilgili 'Seçimi Yaşar Yazıcı alır' dedim. Yazıcı seçim aldı. Hatta seçimi alacağını Başkan Yazıcı'ya seçimden 2 gün önce söyledim ve 'Hayırlı olsun' dedim.
Şimdi de diyorum ki, bu seçimi çok rahat Ali İhsan Yavuz alır...
Haaaaa...
Her zaman açık kapı bırakmakta fayda var. Başka bir aday çıkar ve seçimi alır, hatta Yavuz'a fark da atar.
Olur mu?
Olur tabii...
Niye olmasın ki...
Sonuçta bu köşede yazdığım benim görüşüm... Benim bakış açım...
Şimdi bana birileri 'Müneccimle' bir tanışıklığım olup olmadığını sormasın. Küçükken bir müneccimle oturup çay içmişliğim bile yok.
Ama şunun altını çizerek söyleyim... Bundan önceki yorumlarımı da yaparken, belli kriterlere göre yapıyorum. Son olarak Akyazı'da seçimi Başkan Yazıcı'nın alacağını söylerken, röportaj yaptığım 60'dan fazla kişiden en az 50'si 'Oyumu Yaşar Yazıcı'ya vereceğim' dedi ve başkan Yazıcı seçildi.
Yani ortamı iyi analiz edip, biraz kulis yapıp, bir iki girişimle işin rengini görebiliyorsunuz. En azından benim için durum böyle...
Ve son olarak diyorum ki bu seçimi Avukat Ali İhsan Yavuz bu alır...
Bir tek dileğim var Ali İhsan Yavuz...
Kamuoyunun beklediği oldu ve Avukat Ali İhsan Yavuz resmen AKP İl Başkanlığı'na adaylığını dün açıkladı.
Hayırlı uğurlu olsun.
Elegant Cafe'nin nezih ortamında basınla buluşan Yavuz, "Sakarya kamuoyu benim aday olmamı bekliyordu. Tabanda bana karşı büyük bir teveccüh vardı. Hatta basının da bu yönde bir tevvecühü var. Onun için adayım. Çok net teveccüh gördüm onun için aday oldum" dedi.
Yavuz doğru söylüyor. Toplantıya katılan basın mensupları dahil birçok kesim Yavuz'un adaylığına sıcak bakıyor.
Yavuz, "Benim kimin adayı olduğumu soranlar oldu. Bazı gazetelerde bu tip haberler yer aldı. Kimsenin değil, herkesin adayıyım" diyordu.
Yavuz'un 'Herkesin adayıyım' sözü çok iddialı… Bu sözle ilgili şimdi yorum yapmak istemiyorum. 'Herkesin adayıyım' dediğiniz zaman 'Parti içinde ve dışında herkese kucak açıyorum' demektir. Güzel ve anlamlı bu sözü, Yavuz sandıktan çıkarsa yeri geldiğinde hatırlatırım.
Yavuz'un basın mensuplarıyla hayli samimi ve içten sohbeti devam ediyor.
‘Nasıl bir yönetim' sorusuna Yavuz, "Geçmişin birikimlerini bir kalemde kenara koymak istemiyorum. Ama yenilikçi ve partide daha önce görev yapmamış kişilere de şans vereceğim. Bu nedenle yönetimde yarı yarıya yeni ve eski kişilere şans vereceğim" diyor.
İlk bakışta çok güzel ve ideal bir yönetim anlayışı...
Ama bu tür bir yönetimin kaynaşmasının o kadar da kolay olmayacağını Yavuz gibi usta bir siyasetçi benden daha iyi bilir. Eski siyasetçiler, yani bu işi iyi bilen kurt politikacılarla, genç ve tecrübesiz yöneticilerin bulunduğu bir yönetimde her zaman hareketlilik olur.
İşte bu noktada Yavuz kantarın topuzunu nasıl ayarlar bilmem. Ama iyi ayarlayamazsa, bakın o zaman filme...
Sohbet sürüyor.
Basın mensupları Elegant Cafe'nin damak zevkine hitap eden eşsiz kahvaltılıklarını yedikçe enerji topluyor. Yavuz'u soru bombardımanına tutuyorlar.
Yönetim listesi hazır mı?
Yönetimden ne kadar aidat alacaksınız?
Yönetimin eğitim derecesi ne olacak?
İki listeden tek listeyle iner mi?
Sorular peş peşe geliyor. Yavuz da tek tek cevaplandırıyor.
Ancak Yavuz'un cevapları arasında birisi var ki, benim kafam ona takıldı. Yavuz bir soru üzerine; "Yönetime pek karıştırmam. Yamalı bohça yönetim istemiyorum" diyor. Yani yönetimi kendi isteği doğrultusunda yapacağını söylüyor.
Yapma bee başkan...
İşte o noktada size katılmıyorum. İktidar partisinin il yönetimini tek başınıza ya da yanınızdaki birkaç kurmayla yapmanızın pek imkanı yok.
Biz yıllardır iyi kötü bu işi takip ediyoruz. İktidar partisinin il yönetimini birkaç arkadaşınızla üstlenmenize izin vermezler.
O yönetim ucundan da olsa yine yamalı bohça gibi olur. Birilerinin tavsiyesiyle o yönetime bazı arkadaşlar mutlaka girer.
Bunu sen de ben de iyi biliyoruz.
Hem şu ana kadar 200 kişinin yönetim için başvurduğunu ve bu sayının seçime kadar 2 bine ulaşabileceğini söylediniz. Büyük rakam... Bu kadar ilginin olduğu bir ortamda 2 bin kişi içinden yönetimi nasıl belirleyeceksiniz?
Size Pop Star Alaturka'daki gibi 10 tane jüri lazım.
Neyse konuyu dağıtmadan diyeceğim şudur ki;
Yamalı bohçada olsa, olmasa da yeni yönetimle beraber sandıktan çıktığınız zaman Sakarya'nın kangren olmuş yaralarını sarmasını bekliyoruz.
Hani şu çok beğendiğiniz eski yönetim gibi suya sabuna dokunmayacaksanız, bizi hiç umutlandırmayın.
'Umut fakirin ekmeğidir' ama eski yönetim bize bırakın 'umudu' değil 'hayal' bile kuracak hal bırakmadı?
Bari sen bize yani bu kentin insanına sahip çık. Sahip çık da yıllardır kanayan yaralarımıza merhem ol. Dün üstüne basa basa söylediğin 'ideal' yönetimle beraber bu kenti hak ettiği yeri getir...
Sayın Yavuz, kısacası sizden bir dileğim var.
Gelen gideni aratmasın yeter(!)
Hüseyin Cumalı hakkındaki diğer yazılar
|
|
|
= Resimli ilanlar
