Kim ne derse desin AKP İl Teşkilatı 4 Temmuz Kongresi sonrası bir kriz dönemi yaşamıştır…
Halen de atlatılamayan bu kriz sürecinde AKP Milletvekillerinin de kriz yönetiminde başarılı olduklarını söylemek mümkün değil…
Gelin bu süreçte milletvekilleri ne yaptılar, ona bir bakalım…
Recep Yıldırım: Kongre öncesinde Davut Terzioğlu'nu desteklediği söylense de son akşam gölgesi Hüseyin Düzcan'ı kazanacağına kesin gözüyle bakılan Ali İhsan Yavuz'un listesine soktu. Kongre sonrası yakınları çete suçlamasıyla tutuklanınca onlarla uğraşmaktan parti içi sorunlara eğilemedi. Galiba bu sıralar tatilde. Ortalıkta hiç görünmüyor.
Şaban Dişli: Kongre sonrasında Davut Terzioğlu'na yönelik eleştirilerde hep yanında oldu. Hatta Başbakan'la görüşmesinde de yanındaydı ve "Ortada bir hata varsa o benim" diyerek erdemli bir davranış sergiledi.
Hasan Ali Çelik: Her zaman ki gibi bir tarafa bulaşmadan krizin atlatılmasını bekliyor.
Erol Arslan Cebeci: Galiba yine yurt dışında bir yerlerde. Bu kadar karmaşa içinde hiç sesi çıkmıyor.
Ayhan Sefer Üstün: Davut Terzioğlu'nun istifası O'nu kesmedi. Yönetimin istifası için de çok uğraştı olmadı. Şimdi Davut Terzioğlu'nun tekrar ayrılması için çabalıyor.


Faili meçhul kurşunlamalar

Geçtiğimiz iki hafta içinde şehirde iki kurşunlama olayı yaşandı…
İlk olay Sakarya Caddesi'nde gerçekleşti.
Bir süredir ucuz ekmek satarak rekabet başlatan bir fırın gece yarısı kurşunlandı…
Ardından CHP İl Başkanı Vahit Serbes'in de işyerinin bulunduğu Pasaj 2000'e ateş açıldı…
Şu ana kadar bu iki olayın fail ve failleri bulunamadı…
Şehrin en merkezi noktalarında birileri araçlarının içinden dışarı kurşun yağdırdılar…
Kimse onları görmedi, duymadı…
Adapazarı sanki Teksas…
Bin aracına, bas kurşunu, git…
Galiba bu şehirde birileri, birilerini koruyor…
Yoksa kim kendinde o cesareti bulabilir?
Eğer güvendiği bir yerler olmazsa kim gidip kafasına göre şehrin merkezinde ateş edip eli kolunu sallayarak gezebilir?
Bu şehirde bir boşluk var…
O boşluğun acilen doldurulması gerekiyor…
………..

Onlar gerçekten taraftar mı?

Sakaryaspor kampında bir grup genç olay çıkarmış…
Bizimkiler de başlık atmış…
"Taraftardan büyük öfke"
Takım daha Bismillah demeden, takımın kötüye gittiğini anlayan(!) ve başka bir şehirde bu şehrin takımının yöneticilerine saldıran kişilere " Sakaryaspor taraftarı" denmez…
Onlar olsa olsa birilerinin oyuncağıdır…
Takım küme düşerken tek kelime tepki göstermeyeceksin, yeni bir yönetim göreve gelecek hazırlık maçında yönetime bindireceksin…
Kimse senin Sakaryaspor sevgine inanmaz…
Kimse sana Sakaryaspor taraftarı diyemez…
Dün arkadaşlara şunu söyledim:
Bu kişilere ‘taraftar' diyerek Sakaryaspor'un gerçek taraftarlarına hakaret etmeyin…
Umarım bundan sonra, gerçek taraftarlarla diğerleri arasındaki farkı öğrenirler…
….

Davul zurnayla denetim

Hafta içinde Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri fırınlara denetimler yaptılar…
Fırınlar üretilen ekmeğin gramajlarını denetlediler…
Ancak nasıl olduysa fırıncıların büyük bölümünün bu denetimden bir gün önceden haberleri oldu…
Telefonla aranan fırıncılar " Yarın Zabıta denetime gelecek. Ekmek gramajına dikkat edin" denildi…
Sabahleyin Zabıta ekipleri fırınlara baskın(!) yaptılar…
Fırınlar tertemiz ve denetlenen fırınlarda üretilen ekmeklerin tümü tarifeye uygun gramajdaydı…
Ne diyelim:
Helal olsun Zabıta Daire Başkanı'na…
Bir günlük de olsa halka gramajı tam ekmek yedirdi ya…
Kutluyorum kendisini…
Umarım haberli de olsa bu denetimlerini sıklaştırır…
….

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum