|
Geçtiğimiz hafta Adapazarı Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Aya, Şeker Fabrikası'na Konya ve Kayseri Şeker Fabrikaları'nın ortak olmak istediğini, kendilerinin de ortaklık fikrine sıcak baktığını belirtmişti.
Aya, hafta başında Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte gazeteye yaptıkları ziyaret sırasında da bu görüşlerini tekrarlamıştı…
Dün bir gazetede bu ortaklık fikrini destekleyen bir yorum-haber okudum…
Adapazarı Şeker Fabrikası bu şehrin bir değeridir, zenginliğidir…
Bir oldu bittiyle, Şeker'e birilerini ortak etmek çok doğru değil…
Böylesi bir yapıya ortak alınacaksa, kamuoyu enine boyuna tartışmalıdır…
Bugün Adapazarı Şeker'e ortak alınmak istenen, Konya ve Kayseri Şeker Fabrikaları, aynı bizim ki gibi Özelleştirme İdaresi'nden satın alınmıştır.
Bugün her iki Fabrika kendilerini aşmış, yeni fabrikalarla holdingleşme yoluna girmiştir…
Dolayısıyla bu iki fabrikayı ortak almadan önce orada yapılanları örnek almak gerekirdi…
2005 Mart'ında APEK yönetimine seçilen ekip, 45 milyon dolara aldığı Şeker Fabrikası'nı onca varlık satışına rağmen borç miktarının 120 milyon YTL'ye ulaşmasını engelleyememiştir…
Adapazarı Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu, sadece başkanı değiştirerek bu sorumluluktan kurtulacağını sanmasın…
Bu başarısızlıkta, APEK ve Şeker yöneticileri birinci derecede sorumludurlar…
Aynı şekilde sorumlu olan bir başka gurup da AKP Sakarya Milletvekilleri'dir…
Yönetimin en baştan yanlış çıkışları nedeniyle Şeker Kurulu Şeker Fabrikası'nı kıskaç altına alırken, bizim milletvekilleri bu duruma seyirci kalmıştır…
Deprem öncesi, İnönü, Kümbet, İnegöl gibi kantarlardan toplanan pancar ilimize getirilirdi…
Geçen yıl Şeker yönetimi böyle bir şeye kalktı…
2 milyon YTL ceza yedi…
Konu şimdi mahkemelik ama, böyle bir ceza olayı olmadan milletvekilleri sorunu çözebilirdi…
Herhalde Şeker Kurulu'nun başındaki Azmi Aksu'ya ters düşmek istemediler…
Kimse Şeker Kurulu'nun bağımsız bir kurul olmadığını söylemesin…
Bir yerlerden aldıkları talimatlarla Cargill ve Ülker grubuna kıyak olsun diye sıvı şeker ve tatlandırıcı kotalarını nasıl arttırdıklarını bilmeyen yok…
Milletvekillerinin bugüne kadar Şeker Fabrikası'na tek kuruşluk katkıları olmamasına rağmen işlerine geldiği zaman, Şeker üzerinden siyaset yapmayı ihmal etmemişlerdir…
22 Temmuz seçimleri öncesi her gittikleri yerde Şeker Fabrikası'nın bacasını tüttürdüklerini söyleyen Milletvekilleri, Şeker'in sorunları, borçlarıyla da ilgilenmelidir…
Adapazarı Şeker Fabrikası'nın eskiden olduğu gibi çevre illerden pancar alımı sağlanmalı, bu konuda çıkarılan engeller sonlandırılmalıdır…
Eğer bu sağlanır ve bu kampanya döneminde 50 bin ton civarında şeker üretimi gerçekleştirilirse Şeker Yönetimi'nin eli güçlenir…
Kampanya dönemi öncesi ekonomik sıkıntılar ise ihalesi onay bekleyen arazi satışından elde edilecek gelirle giderilebilir…
Bu şekilde Fabrika'nın önü açılabilir…
Bunlar yapılmadan Şeker Fabrikası'na Kayseri ve Konya Şeker Fabrikaları'ndan biri ortak alınırsa, elimizde zenginliğin bir bölümünü kendi ellerimizde, bu fabrikalara vermiş oluruz…
Ancak görüyorum ki, milletvekilleri de bu ortaklık fikrine çok çabuk adapte olmuşlar…
Dünkü Yeni Sakarya'da Milletvekili Recep Yıldırım, "Fabrika'nın kurtuluşu için diğer fabrikalarla ortaklık konusunda üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Bizim için önemli olan daha önce de belirttiğimiz gibi bacanın tütmesidir" diyor…
Anlaşılan Şeker Yönetimi de, Milletvekilleri de ortaklık konusunda şartlanmışlar…
Oysa örnek almamız gereken fabrikaları ortak almaya gerek yok...
Onlar nasıl başarmış, katlanarak büyümüşlerse, biz de aynısını yapabiliriz…
Yeter ki, başarmayı isteyelim…
Yeter ki, Şeker Fabrikası'nı yönetenler, Fabrika'nın ve APEK'in kaynaklarını akılcı kullansınlar, ona buna peşkeş çekmesinler…
Yeter ki, siyasetçilerimiz, işlerine geldiği zaman değil, her zaman Şeker Fabrikası'na sahip çıksınlar…
….
‘Basın üzerinden tartışmayın'
Milletvekili Recep Yıldırım, Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu'nun eski ve yeni başkanının gazete sayfalarındaki atışmalarına, Yeni Sakarya Gazetesi'nin manşetinden müdahale etmiş…
Şeker'in eski ve yeni yöneticilerine " Sorunlarını basın üzerinden tartışmayın, kendi aranızda diyalogla halledin, sıkıştığınız noktada bize gelin" diye seslenen Yıldırım, söyledikleriyle de çelişkiye düşmüş…
Recep Yıldırım defalarca Şeker Fabrikası'nı ziyaret eden, konuşmalarında bu fabrikayı en çok malzeme yapan bir milletvekili…
Dolayısıyla Şeker'in eski ve yeni yöneticilerine de yakın bir isim…
Bir şey söyleyecekse bunu basın üzerinden değil, yüzyüze görüşmelerinde söyleyebilirdi…
Galiba O da bu şekilde gündemde olmayı tercih etti.
Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
|
= Resimli ilanlar
