Sakarya güvenlik açısından sorunlu bir şehir…
Bunda hiç kuşkusuz Sakarya halkının göçlerle bir araya gelen bir yapıya sahip olmasının rolü var…
Ancak başka nedenler olduğu da muhakkak…
2008 Nisan ayında meydana gelen DTP olayından sonra ilimize gelen İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin hazırladığı kapsamlı raporda, Sakarya'da görev yapacak idarecilerin deneyimli ve liyakatli kişilerden seçilmesi önerilmişti…
Gerçekten de bu önerinin ne kadar yerinde bir öneri olduğunu yaşayarak gördük…
Şu an Sakarya Emniyeti vekaleten yönetiliyor…
Daha önce bir Mustafa Aydın dönemi yaşanmıştı…
‘Allah Sakarya'ya bir daha böyle bir dönem yaşatmasın'dan başka bir şey söylemiyorum…
Daha öncelere çok gitmek istemiyorum…
Sadece Sakarya'nın bir EMNİYET MÜDÜRÜ'ne ihtiyacı olduğunu belirtmek istiyorum…
Tecrübeli, siyasete boyun eğmeyecek, koltuğu için veya başka bir şey karşılığında hatalı işlere girmeyecek bir "EMNİYET MÜDÜRÜ" gerekli…
Vali, Milletvekilleri, Büyükşehir Belediye Başkanı ve de AKP İl Başkanı bir araya gelerek Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay'dan Sakarya'da başarıyla görev yapabilecek bir "EMNİYET MÜDÜRÜ' istemelidir…
Bir kararname dönemi beklenmeden, Sakarya'ya acilen ve zaman geçirmeden bir "EMNİYET MÜDÜRÜ" atanmalıdır…
Sakarya Emniyeti vekaleten yönetilemez…
Sakarya Emniyeti'nin tecrübesiz ellerde ne durumlara düştüğünü herkes gördü…
Şehirde her şey iyice çorba olmadan, dirayetli, onun-bunun dümen suyuna girmeyecek bir "EMNİYET MÜDÜRÜ" gönderilmelidir…
Bu Sakarya'nın acil bir ihtiyacıdır…
…

Kentimi bayramda sevmiyorum!

SATSO ve SESOB yöneticileri Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu'nu ziyaret ederek kaldırım işgallerini sonlandıran "Kentimi seviyorum" projesinde biraz esneklik istemişler…
Yani bayram öncesi esnafın kaldırımları işgal etmesini istemişler…
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu da esnafa karşı biraz daha toleranslı olacaklarını söylemiş…
Anlaşılan Büyükşehir Belediye Başkanı Toçoğlu, kentimizi diğer zamanlar seviyor, bayramlarda sevmiyor…
Böyle bir anlayış olabilir mi?
"Kentimi seviyorum" diye bir proje başlatacaksınız, bayram geliyor diye bu projeyi askıya alacaksınız…
Kurallar bayram öncesi ve sonrası diye farklı uygulanabilir mi?
Kaldırım işgalleri en çok da bayram alışverişlerinde sorun oluyor…
Şimdi gidin bakalım Dar Sokak'tan geçebiliyor musunuz?
Eğer işgallere izin verilmemiş olsaydı, insanlar gayet rahat bir şekilde dolaşarak bayram alışverişini yapacaktı…

…

Müebbet

Zamanın en büyük Mafya babası çok ağır bir suçtan yargılanmaktadır ve idamı istenmektedir. Jüri üyelerinin içinde Temel de vardır. Mafyanın adamları mahkemeden önce Temeli bir kenara çekerler ve şöyle derler:
"Temel ne yap et Baba için alınacak kararı müebbete çevir yoksa bu senin sonun olur."
Temel'in içine korku düşmüştür: "Acaba ne yapsam da bu adamı kurtarsam" diye düşünür. Dava başlar günlerce devam eder ve nihayet Jüri üyeleri karar vermek üzere odalarına geçerler. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra jüri geri gelir ve karar okunur:
"Müebbet hapis."derler. Bunu duyan Babanın adamları ne yapacaklarını şaşırırlar ve doğru Temel'e gidip:
"Helal olsun sana Temel şimdi gözümüze girdin." derler. "Ehh be Temel, iyi güzel de bu işi nasıl başardın?" diye sorarlar. Temel:
"Sormayın be uşaklar." der "millet beraat beraat diye tutturdu müebbete çevirene kadar akla karayı seçtim."
İnternetten

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
E-Posta
Web Site
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum